Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

487 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kralların Çarpışması 1 ve 2 kitaplarıyla dizinin farkları
Kralların Çarpışması 1 ve 2 kitaplarının diziden farkları için kaynak niteliği taşımayan ama kendimce kaynak olarak kullanabileceğim notlar aldım. Kitapta olan bazı karakterler dizide yok. Doğal olarak onların sadece ismini yazmakla yetindim. Örneğin, Stannis ve Melisandre hiçbir zaman Gendry’nin peşine düşmüyor. Peşine düştükleri karakter Fırtına Burnu’nda yaşayan, Robert’ın kabul ettiği tek piç oğlu Edrick Fırtına. Detaylara başlamadan önce; ————-Kralların Çarpışması 1 ve 2 kitapları için Spoiler Uyarısı ————- -Tyrion, Kralın Şehri’ne sadece Bronn ile beraber dönmüyor. Dağ kabilelerinin adamları onunla beraber şehre geliyor. -Theon, Pyke’a demirlediğinde amcası Aeron “Buharsaçlı” Greyjoy ile karşılaşıyor. Aeron yıllar içinde bir rahip olmuş ve yeğenine Pyke’a kadar eşlik ediyor. -Doreah dizideki gibi değil, yolculuk sırasında hastalandığı için ölüyor. Dany o ölene kadar ona su içirip, ıslak bezlerle alnını soğutuyor. Titreyen kızı öldüğü ana kadar kollarının arasında tutuyor. -Dany ve güçsüz kalan khalasarı terkedilmiş (muhtemelen dothraklar tarafından yıkılıp yağmalanmış) bir şehir Vaes Tolorro’yu buluyorlar. Şehirde temiz su, çürümeye yüz tutmuş meyve ağaçları ve atlar çimenler var. Bu şehirde bir süre kalarak güç topluyorlar. -Jorah, Daenerys’e eski karısını anlatırken evlenmeden önce ve sonra asla kadınsız kalmadığını anlatıyor. (..çiftçilerin kızlarından, balıkçıların karılarından payımı düşeni fazlasıyla aldım.) -Jorah Mormont eski karısı Lysenne’nin kalbini bir turnuvada kazanmış. Bu turnuvada finalde Jaime Lannister ile karşılaşıyor ve dokuz sefer birbirlerini düşüremiyorlar. Kral Robert da Mormont’u kazanan ilan ediyor. Daha sonra eşinin pahalı zevklerini karşılayamayıp onursuz işler yaptığını söylüyor. Eddard Stark Ayı Adası’na geldiğinde onunla yüzleşmekten utanıp kaçıyor. Karısıyla beraber Lys’e kaçıyor burada gemisini de satıyor ama yetmiyor. Karısı bir tüccarın metresi oluyor. -Daenerys ve khalasarı Qarth şehri kapılarına kadar gidip kapıda karşılanmıyor. Dany’nin kansüvarilerinden biriyle şehrin üç yöneticisi gelip ejderhaları görmek istediklerini söylüyor. -Arya ve Duvar’a götürülen kafile terkedilmiş bir kasabada konaklarken Lannister Ordusu’na bağlı askerler tarafından saldırıya uğruyor. Bu saldırıda Yoren ölüyor Arya ve birkaç arkadaşı kaçıyor. -Küçük Konsey’de Stannis’in kızı Shireen’in kendisinden değil de Ejderha Kayası’ndaki bir soytarıdan (Yamalı) olduğuna dair iftira çıkarılması için plan yapılıyor. -Tyrion, Kralın Şehri’ndeki bütün demircilerin devasa bir zincir yapımında çalışmasını istiyor. -Roose Bolton’ın piçinin küçük bir ordu topladığı söyleniyor. -Tyrion’ı ziyarete sık sık bir kadın geliyor. Adı Lady Tanda ve geri zekalı kızı için bir cüceyi uygun eş olarak görüyor. Tyrion, kadınla denk gelmemek için sürekli kaçıyor. -Reed kardeşler Jojen ve Meera, Winterfell’e gelip Bran’e Starklara bağlılık yemini ediyor. Dizideki gibi yolda karşılaşmıyorlar. -Brienne of Tarth’ın Loras Tyrell’i yendiği karşılaşma at üstünde yapılıyor. Brienne gürz, Loras balta kullanıyor. (Açıkköprü Turnuvası) -Renly, Catelyn’e Barristan Selmy’nin Robb’a katılıp katılmadığını soruyor. (Barristan Selmy karizmatik bir şövalye ve o güne kadar farklı kralların hizmetinde bulundu. Yeni bir kralın yanında at sürmesi insanlara yeni kralı daha kolay kabul ettirecek bir durum.) -Gece Nöbetçileri Duvar’ın kuzeyine yaptıkları harekâtta şiddetli bir yağmura yakalanınca Craster’ın Kalesi’ne gidiyor. (Henüz ortalık çok da karlı değil.) -Craster’ın karılarından biri Şebboy (Gilly), Jon’un yanına gelip onun kralın kardeşi olduğunu öğrendiğini ve kendisini duvara götürmesini istiyor. Jon kıza yardım edemeyeceğini söylüyor. Gilly’yi Jon’un yanına Sam yollamış. -Theon kendisini Esgred diye tanıtan kardeşiyle beraber Pyke’a gidiyor. Yolda onun göğüslerini okşuyor. Pyke’a geldiklerinde seyis, Leydi Asha dönmüşsünüz deyince gerçeği anlıyor. -Tyrion, Cersei’ye Stannis ve Renly’nin savaşacağını söylediğinde Cersei o kadar sevindi ki Tyrion’a sarılıyor. Bu güzel haberi kutlamak için beraber şarap içiyorlar. Tyrion, ablasının şarabına ilaç katıyor ve ertesi gün Cersei tuvaletten çıkamayacak hale geliyor. Tyrion ertesi günkü bir görüşme (kuzeyden barış şartlarını getiren kuzenleriyle görüşme) için tahta oturuyor. -Aynı görüşmede surdan bir ölünün kesik koluyla gelen Sör Alliser Thorne da konuşuyor. Ölü bir adamın kolunu getirdiğini ama huzura kabul edilmediği süre boyunca kolun çürüdüğünü anlatıyor. Taht odasındaki herkes ona gülüyor. Tyrion bu adamla dalga geçiyor. Duvara iyi kürekler ve zindanlardan onu kullanacak adamlar vereceğini, ölüleri gömerlerse onların kalkıp yürüyemeyeceğini söylüyor. -Tyrion’ın Pycelle’in sakalını kestirdiği gün yanında Timett ve Taş Karga vardı. -Renly ölmeden hemen önce Catelyn ona, Cersei’nin çocuklarının ensestten doğduğunu Stannis, Renly ve Robb kuvvetleri birleşirse Lannister’ların cezasını çekeceğini ve yeni kralın büyük bir konsey tarafından belirleneceğini söylüyordu. -Brienne, Renly öldükten sonra çadıra giren birkaç asker ve lordu öldürüyor. En sona kalan Sör Robar Brienne’e saldırmak üzereyken Catelyn Sör Robar’a Stark onuru üzerine yemin ederek kızın masum olduğunu söylüyor. Sör Robar, Catelyn’e Brienne’i kaçırmasını bu sırada gelecek askerleri oyalayacağını söylüyor. Brienne ve Catelyn ordugahtan hiçbir şey olmamış gibi sakince yürüyerek çıkıyor. -İlk İnsanların Yumruğu’nda Hayalet huysuzlanıp yeri eşelemeye başlıyor. Jon yeri elleriyle kazdığında obsidyen, bir boru ve gece nöbeti pelerini buluyor. -Roose Bolton’ın piç oğlu, Leydi Hornwood ile zorla evlenmiş. Onunla şahitlerin gözü önünde ilişkiye girmiş ve doğacak olan çocuğun gerçek varisi olduğunu leydiye yazdırmış. -Sör Rodrik, Bolton’ın piç oğlunun öldürüldüğünü söylüyor. Reek (leş) isimli yardımcısınu da Kışyarı’na getiriyor. -Stannis Fırtına Burnu’nu kuşatıyor ve Robert’ın piç oğlu Edric Fırtına’nın ve kalenin teslim edilmesini istiyor. -Catelyn, Ned’in kemiklerinin yanında geceyi geçiriyor. -Prenses Myrcella Dorne’daki Güneş Mızrak’a yollanırken yolculuğu; kıyıyı takip ederek gitmek sonra Dar Deniz’i takip edip Braavos’a giderek oluyor. Oradan Braavos gemilerine binerek Dorne’a gidiyor. Stannis Braavos’u karşısına almak istemeyeceği için bu yolculuk Myrcella için daha güvenli. -Bu yolculuk neredeyse Kralın Şehri’ndeki bütün donanmayla yapılıyor. -Joffrey’e gübre atıldığı gün Tyrion Joffrey’e sadece bir tokat atmıyor. Yere yatırıp tekmeliyor ve üzerine çıkıyor. -Sansa’ya tecavüz edilmeye çalışılmıyor birisi onu tutup atından düşürmeye çalışınca Tazı adamın kolunu kesiyor. Tecavüze uğrayan kız Leydi Tanda’nın kızı. -Ayrıca bir sörün kafası eziliyor, Yüce Rahip de parçalara ayrılıyor. -Renly öldükten sonra Renly’ye bağlı birçok derebeyi ve şövalye Stannis’in yanına geçiyor. Tyreller, Tarlyler gibi bazıları buraya katılmıyor. Stannis Fırtına Burnu’nun tek varisi olduğu için önce oraya gitmeyi uygun gördü ama kalenin koruyucusu kaleyi teslim etmiyor. Kuşatma yapılıyor. -Davos Melisandre’nin gölge doğurduğunda yanındaydı. Ama bu gölge Renly’yi öldüren gölge değil. Bölüm yaşandığında Renly çoktan ölmüştü. Bu gölge Fırtına Burnu koruyucusu Sör Cortney Pernos içindi. -Bu ölümden sonra kale kapıları Stannis’e açılıyor ve bütün garnizon Stannis’e bağlılık yemini ediyor. -Shae Kral Şehri’ne geldiğinde Tyrion onu bir evde tutuyor bazı geceler de bu evde kalıyordu. Shae’in saray çalışanlarından biri olması uzun süre sonra oluyor. Sansa’nın değil, Leydi Tanda’nın halk tarafından tecavüze uğramış kızı Loris’in hizmetçisi oluyor. -Theon Kışyarı’nı ele geçirdiğinde Ramsay’in hizmetçisi Reek zindanlardaydı. Ve Theon’a bağlılık yemini ediyor. -Arya Jaqen Hghar’in verdiği üç ölüm isteğinin sonuncusunu Harrenhall’dan kaçmak için kullanmıyor. Arya ilk önce Jaqen ismini söylüyor, Jaqen ismi geri alması karşılığında Harrenhall’da tutulan 100 kuzeyli esiri kurtarıyor. Bu işi yaparken sekiz kişi öldürüyor. Yüz esir de kaleyi ele geçiriyor. Bu olay olduğunda Lannister ordusu kalede değildi. Kale Roose Bolton’a teslim ediliyor. -Arya Tywin Lannister’a hiçbir zaman hizmetçilik etmiyor. Roose Bolton kaleyi ele geçirdiğinde onun kendi içki servisçisi olmasını istiyor. -Dany Ölümsüzler Sarayı’na ejderhaları kaçırıldığı için değil bir takım kehanetler için giriyor. -Dany Ölümsüzler Sarayı’ndan çıkınca Pyat Pree lanetler okuyarak bıçağını çekip Dany’ye saldırıyor, Jhogo kamçısıyla Pyat Pree’ye vuruyor, Rakharo da büyücüyü yere deviriyor. -Bran, Rickon, Meera, Jojen, Hodor ve Osha’nın Kışyarı’ndan kaçtığı gün Theon, Osha’yla birlikte olmadı ve bu şekilde kaçmadılar. Theon o gün Kyra isimli bir fahişeyle birlikte oluyordu. Kaçanlar, bir süredir Büvet Ağacının olduğu bahçede tutulan kurtları serbest bırakıp Theon’un birkaç adamını öldürdükten sonra kaçıyor. -Ygritte, Jon’un elinden kaçmıyor. Jon onu öldüremeyince; “Aklım başıma gelmeden önce. Git” diyor ve kız gidiyor. -Jon ve diğer Stark kardeşleri sık sık hayvana dönüştükleri rüyalar ya da rüyalarında garip imgeler görüyor. -Catelyn, esir tutulan Jaime Lannister’ın yanına gittiğinde birbirlerine doğruları söyleyecekleri birkaç soru soruyorlar. Jaime kardeşleri ve babasının durumunu, savaşın seyrini soruyor. Catelyn Jaime’ye, Cersei ile bir ilişkisi olup olmadığını, Bran’i kuleden aşağıya onun atıp atmadığını soruyor. -Kral Şehri’nde öldürülen eski nişanlısı Bran Stark’tan (Ned’in abisi) bahsedilmesi bile Catelyn’in boğazının düğümlenmesine sebep oluyor. -Theon, Bran ve Rickon’u ormanda bulamayınca değirmencinin çocuklarını öldürüyor. Kısa bir süre önce ona bağlılık yemini eden Rick, çocukların kafa derilerini yüzüyor. Çocukların cesetleri bu şekilde bir süre Kışyarı’nda sergileniyor. Üstat Luwin, çocukların mahzenmezara gömülmesini isteyince Theon cesetleri yakıyor. -Theon, Sör Rodrik’i öldürmüyor. Üç hamlede kafasını kestiği adam Farlen’dı. -Theon’un ablası Asha, Umber’lara ait Derinorman Kalesi’ni alıyor. Kışyarı’na geldiğinde Theon’la dalga geçip denize çok uzak olduğunu ve her tarafının düşmanla çevrili olduğunu söyleyip dönmeyi teklif ediyor ama Theon Kışyarı’ndan ayrılmıyor. -Maegor Hisarı’nda Cersei ve birçok Leydi’yle beraber bekleyen Sansa, İlyn Payne’in babasının kılıcı Buz’u yanında tuttuğunu görüyor. -Karasu Savaşı’nda Stannis’in donanması, Karasu’ya girer girmez çılgın ateşle yakılmıyor. Kral Şehri’nin de donanması bu sularda ve bir süre deniz savaşı yaşanıyor. Stannis denizdeki savaşta değildi, gemiyle karaya çıkıyor. O daha önce karaya çıkmış ve takviye kuvvetle beraber karara bekliyordu. -Çılgın ateşin suda görülmesinin hemen sonrasında patlama olmuyor. Hatta Davos ve adamları başka bir gemiye kancalı halatlar atarak çıkıyor ve bu gemidekilerle savaşıyor. Bir asker baltayla kafasına vuruyor fakat miğferi onu koruyor, Davos bu adamı karnına kılıç saplayarak öldürüyor. -Çılgınateşin alev alması ilk başta devasa bir patlama oluşturmuyor. Hatta Lord Monford Velaryon’un gemisi ateşten uzaklaşmak için dönmeye çalışıyor ama birazcık çılgınateşin gemisine bulaşması yüzünden alev alıyor. -Tyrion’ın yaptırdığı devasa zincir bu noktada kullanılıyor ve gemilerin geri dönmesini engellemek için geriliyor. Bu sırada koyun içinde kalan Stannis’in donanması yavaş yavaş yanmaya başlıyor. Ve tabii ki Joffrey’in donanması da… [Peki Tyrion neden kendi kralının donanmasını da düşmanlarınınkiyle beraber yanmaya yallamıştı? Bir sonraki bölümde Tyrion’ın aklından geçen bir cümle şöyleydi; (Başka bir yol yoktu. Eğer onlarla yüzleşmek için öne çıkmasaydık Stannis tuzağı sezerdi.)] -Büyük patlama; su üzerinde yanmakta olan çılgınateşe veya yanmakta olan bir gemiye çarpan çılgınateş yüklü bir geminin etkisiyle oluşuyor. -Çılgınateş, koydaki bütün gemileri yakmıyor, çünkü koya eşit olarak dağılmıyor. Stannis’in en az sekiz gemisi güneye ulaşıp karaya asker çıkarabiliyor. -Kral Şehri’nde Stannis’in tahta çıkmasını isteyen bir grup insan var ve Robert’ın bayrağından ilhamla kendilerine Boynuzlu Adamlar diyorlar. Bu adamlar yakalanıp Karasu Savaşı öncesinde kafalarına boynuz çivileniyor ve ve Joffrey bu adamların Stannis’e yollanacağına dair söz veriyor. Savaşta, Stannis’in donanması karaya asker çıkarmaya başladığında Joffrey, Tyrion’ın izniyle Fahişeler ismindeki bir mancınığı bu amaçla kullanmak için mancınığa gidiyor. -Sandor “Tazı” Clegane, insanların atlar gibi, atların insan gibi çığlık attığı ateş tarlasına dönmüş savaş alanından ayrılıp tekrar surların içine girdiğinde sol kulağı kopmuş ve gözünün üstünde derin bir yarık vardı. -Tazı hücuma önderlik ediyordu ve geri dönmesi askerlerin moralini bozacak bir etkendi. Tyrion bir süre hücuma önderlik edecek birini düşündükten sonra bunu kendisi yapmaya karar veriyor ve atına binip askerlerin ve şövalyelerin utanıp arkasından gelmesini sağlayacak o güzel sözü söylüyor: “Benim yarım bir adam olduğumu söylüyorlar. Ben yarım bir adamsam sizler nesiniz?” -Cersei ve leydiler, savaşın bitmesini Maegor Hisarı’nda bekliyor. Sör Osmund (7 Kral muhafızından biri) ve Osney Karakazan (Kettleblack) isimli iki kardeş savaşın durumu hakkında sık sık Cersei’ye bilgi getiriyor. Cersei, Tyrion’ın hücuma önderlik ettiğini öğrenince Joffrey’i soruyor ve mancınıkla adam fırlattığını öğrenince, hücum hattına çok yakın olduğundan dolayı yanına çağırıyor. -Karasu’da Stannis’in birçok gemisi limana kadar yaklaşabiliyor ve bu gemidekiler sanki bir köprüdeymiş gibi gemiden gemiye atlayarak karaya çıkmaya başlıyor. Tyrion ve ekibi buraya geldiğinde birçok askeri öldürüyor, yaralıyor ve düşmanlar ondan korkup kaçıyor. Tyrion bu savaşta o kadar fazla asker öldürüyor ki Jaime’nin ona anlattığı savaş hummasını hissediyor. -Tyrion yaralanmadan hemen önce bir geminin üzerine çıkıyor ve bir süre savaşıyor. Gemi batmaya başlayınca geminin batan bir kısmıyla beraber suyun içinde kalıyor. Kral Muhafızları’ndan Sör Mandon Moore ona sol elini uzatıyor, Tyrion bu eli tutarken şövalyenin sağ elindeki kılıcı görüp geri çekiliyor ve kılıç gözlerinin altını yarıyor. Sudan tekrar çıkıp sırtüstü uzanıyor ve şövalye kılıcının ucunu Tyrion’ın boynuna dayıyor. Bu sırada Podrick, şövalyeyi arkasından gelip öldürünce Tyrion bir anlığına kendisini kurtaranın abisi olduğunu düşünüyor. -Sör Lancel Lannister, omzundan yaralı bir şekilde Cersei’in yanına gelip savaşı kaybettiklerini söylüyor ve neden Joffrey’i savaş alanından uzaklaştırdığını sorarak ona kızıyor. -Daenerys, Ölümsüzler Sarayı’ndan çıkıp orayı yaktıktan sonra Qarth şehrinde istenmiyor. Bir kısım insan sürgün edilmesini bir insan şehirden atılmasını istiyor. Xaro Xhoan Doxas, Dany’nin onunla evlenmeyeceğini anlayıp ejderhaları kendisine satması için ticaret yapmak istiyor. Karşılığında kendi sahip olduğu yüz geminin üçte birini verip bir ejderha almak istiyor. Dany de dünyadaki bütün gemilerin üçte birinin ancak yeterli olacağını söylüyor. -Dany’nin Dothrakları Dany’nin saçını örüp zil takıyor. Dany henüz savaş kazanmadığını söylüyor ama Dothraklar Ölümsüzler Sarayı’nı bir galibiyet olarak görüyor. -Qarth’tan ayrılmalarından önce Xaro, Dany’ye hediye ettiği her şeyin geri verilmesini istiyor ve Dany de geri veriyor. -Barristan Selmy, Daenerys’in karşısına çıktığında ilk başta ismini ve kim olduğunu söylemiyor. Adının Arstan olduğunu söylüyor yanında da bir adam daha var onun adı da Güçlü Belwas. Bu iki adam yanlarında üç gemi getiriyor ve Dany bu gemilere Vhagar, Meraxes ve Balerion isimlerini veriyor. -Arya, Harrenhall Kalesi’nden kendi marifetiyle kaçıyor. Hatta kapıların önünde bir adamın boğazını kesiyor. Lord Bolton’ın kadeh taşıyıcısı olduğu için ahıra gidip lordun üç at istediğini söylüyor. Bu atları kullanarak Gendry ve Al Turta ile beraber kaçıyor. -Savaştan sonraki gün savaşta yararlılık gösteren birçok kişi ödüllendiriliyor. Önemli bir detay olarak; Sör Loras Tyrell, Kral Muhafızları’na katılmak istiyor, Joffrey de onu alnından öperek bunu kabul ediyor. Lord Mace Tyrell, Kral Konseyi’ne alınmak istiyor ve öpülerek kabul ediliyor. Loras’ın abisi Sör Garan Tyrell ise kız kardeşleri olan Margaery’nin Joffrey’le evlenmesini istiyor ve bu kabul ediliyor. -Birçok kişiye de Lordluk ünvanı veriliyor bunların en dikkat çekeni Harrenhall’un verildiği Petyr Baelish ve Darry Hanedanı’nın topraklarının verildiği Lancel Lannister. Lord Darry’nin son oğlu savaşta ölenler arasındaydı ve kale böylelikle Lancel’in oldu. -O gün taht odasında Joffrey, Stannis’in askerlerinden birine sinirlenince ölüm emri verip tahta hızla kolunu koyunca, tahtın sivri bir kısmı kralın kolunu kesiyor. Joffrey bunun üzerine “Anne!” diye çığlık atıp ağlarken bayılıyor. Demir tahtın, kral olmaya layık olmayan biri üzerine oturduğunda onu kestiği söyleniyor. Bu taht odasında da yüksek sesle dile getiriliyor. -Theon’un elindeki Kışyarı Sör Rodrik Cassel komutasındaki iki bin askerle kuşatılıyor. Theon’a teslim olursa adamlarının affedileceği ama kendisinin öldürüleceği söyleniyor. Theon bunu kabul etmiyor ve Sör Rodrik’in yaşayan tek çocuğu Beth’i boynuna bir ip geçirtip surlardan gösteriyor. Eğer kuşatma kalkmazsa her gün doğumu ve batımında birer rehine öldüreceğini söylüyor. -Üstat Luwin, Theon’a Gece Nöbeti’ne katılmayı öneriyor. Böyle olursa kimse onu öldüremezdi. Theon mecbur kalıp bunu kabul edeceği sırada önceden Stark’lara bağlı olan Bolton’ların taraf değiştirip kuşatmayı kırdığını görüyor. Sör Rodrik bu sırada öldürülüyor. -Kuşatmayı kıranların başındaki adam Kışyarı’na dostça girip kırmızı miğferini çıkarıyor. Theon onun Reek (leş) olduğunu görüyor. Kırmızı miğferli adam, leydi karısıyla işi bittiğinde kıyafetini Reek’in kıyafetiyle değiştirdiğini böylelikle ölümden kurtulduğunu, ölenin Reek olduğunu söylüyor. Bu adam Ramsay. -Reek Kışyarı’ndayken Theon’dan bir kadın istemişti. Theon da onunla dalga geçip kendisine iki yüz adam getirirse ona kadın vereceğini yoksa domuzları becermeye devam edeceğini söylemişti. Reek bu olaydan sonra Kışyarı’nda gözükmemişti. Ramsay Kışyarı kuşatmasını kırıp içeri girdiğinde Theon’dan kadın istiyor. Theon da ona bir kadın getirilmesini söylüyor. Ramsay, Theon’un kadını olan Kyra isimli kadını isteyince Theon sinirleniyor ve bunun üstüne yüzüne bir yumruk yiyor. Yere yuvarlanıp ağız dolusu kan yutarken bütün Kışyarı’nın yakılmaya başladığını görüyor. -Jon devlerin uyanıp mamutlara bindiği bir rüya görüyor. Jon, sık sık bir kurt olduğu rüyalar görüyordu ve buna benzer rüyaları Stark kardeşler de görüyordu. Yani Jon bir varg’tu. -5 kişi çıktıkları görevde sadece iki kişi kalmışlardı. Qhorin ve Jon yalnız kaldıklarında Qhorin, Jon’la beraber tekrar Gece Nöbeti yeminini söylüyor. Bir süredir bir kartalın kendilerini izlediğini ve yakında yabanılların kendilerini bulacağını biliyor. Böyle bir durumda Jon’un yeminini bozduğunu söyleyip yabanılların tarafına geçtiğini söylemesini istiyor. -Yabanıllar (14 adam, 4 köpek) kısa bir süre sonra Jon ve Qhorin’i buluyor. Qhorin teslim olmayacaklarını söylüyor, Jon teslim olduğunu söyleyince aralarında bir dövüş başlıyor. Hayalet, Qhorin’i ısırıyor, Jon da kılıcını savurduğunda Qhorin’in boğazı kesiliyor. Jon böylece yabanılların arasına katılmış gibi görünüyor. -Bran ve yanındaki diğer beş kişi mahzenlerden çıktığında bütün Kışyarı’nın yakıldığını görüyor. Tanrı korusuna gittiklerinde ölmek üzere olan Üstat Luwin’i buluyorlar. Üstat ne olursa olsun iki Stark kardeşinin aynı yere gitmemesi gerektiğini söylüyor. Hodor, Bran, Jojen ve Meera kuzeye gidiyor. Osha ve Rickon da güneye.
Kralların Çarpışması - Kısım 2
Kralların Çarpışması - Kısım 2George R. R. Martin · Epsilon Yayınları · 20114,786 okunma
·
231 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.