Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

800 syf.
·
Puan vermedi
Spoiler içerir
Yazar Maugham İnsanın Esareti için bir otobiyografi değildir fakat otobiyografik öğeler taşıyor diyor. Girizgah kısmında bu cümleyi okuyunca , başlamadan yazarın hayatını araştırdım. O da başkarakter Philip gibi anne ve babası öldükten sonra amcasının yanında yaşamıştır. İkisi de tıp fakültesine gitmiştir. Maugham'ın eşcinsel eğilimi vardır ve bir kızı hamile bıraktıktan sonra onunla evlenmek zorunda kalmıştır. Philip'in hayatında ise böyle detaylar yoktur ancak onun da hayatı çok parlak sayılmaz. Bu kadar ön bilgiden sonra kitabın konusunu anlatabilirim. Çocukluk çağından olgunluk çağına kadar geçen bir sürede Philip’i , onun yaşamını ve hissettiklerini anlatıyor Maugham. Dokuz yaşında tanışıyoruz Philip ile. Doğumunda ilk esareti ile tanışmıştır bile. Ortopedik bir engel olan "yumru ayak " ile doğmuştur. Küçük yaşlarda çok fark etmese bile ilerleyen yaşlarda onu birçok faaliyetten geri bırakacaktır. Annesi ölüm döşeğinde iken başlıyor kitap. Onu son kez görüp öpmek isteyen annesinin yanına giderken ve sonrasında da soğukkanlı olacaktır. Çocukluğundan , olayları anlayamamasından diye düşünürken ilerleyen sayfalarda da Philip’in ben merkezci bir karakter olduğunu görüyoruz. Bir rahip olan amcası ve yengesi onu yanlarına alırlar. Ailesinden çok fazla bir gelir kalmadığı için idareli kullanmak zorundadırlar. Hiç çocuğu olmayan yengesi "bir çocuk nasıl sevilir, bakılır , bilmiyorum " dese de kendi çapında çok sever Philip 'i. Onun için elinden gelenin en iyisini yapar. Philip de onu sevdiğini düşünse de arkasını döndüğü an unutur. Amcası ise soğuk ve duygusuz bir adamdır. Bir çocuk için gereken sevgiyi veremez . Amcası gibi bir din adamı yapmak isterler Philip 'i. Bu nedenle yakınlarındaki bir yatılı okula gönderiler. Büyük bir inanç ile dine sarılan Philip ettiği dualara yanıt alamayınca dinden uzaklaşmaya başlar . Hayatı ve kendini sorguladığı bir aşamada okulu bırakarak dil eğitimi için Almanya'ya gider. Orada tanıştığı arkadaşları sayesinde düşünceleri de değişir gelişir. Aslında tek bir şey aynı kalır Philip’in ben merkezciliği. Evine dönen Philip çalışmak için iş arayışına girişir. Bundan sonrasında hayata atılmaya ve kendi yolunu bulmaya çalışan bir genç görsek de bu genç bizi kızdırır. Hem rahat yaşamak istemektedir hem de iş yapmamak. Kendi yolunu bulmaya çalışan bu genç aşkı da merak etmektedir. Bu yolda karşısına da en az kendisi kadar ilginç karakterler çıkar. Bir noktada karaktere çok kızsam da kitabı bitirdiğim zaman aslında çok üzüldüm. Anne ve babası ile sevgi dolu bir ortamda büyüse böyle birisi olur muydu? Amcası sevgi gösterip , sevgi ile yönlendirme belki bambaşka bir Philip ile karşılaşırdık. Yazar kitabın başlığını Spinoza'nın Ethica 'sından bir bölümden almıştır. "İnsanın duygularını kontrol etmesindeki iktidarsızlığına ben esaret diyorum, onların kontrolü altındaki adam kendisinin efendisi değildir...bu nedenle önünde daha iyi olanı görmesine karşın sıklıkla daha kötü olanı takip etmeye zorlanır." Hızla okuduğum kitabı çok sevdim. Neden en iyi 100 roman arasına girdiğini anlıyorum bitirdikten sona ve ününü kesinlikle hak ediyor. Tavsiyemdir. Ben de bu kitaptan sonra Ethica kitabını okuma listeme alıyorum .
İnsanın Esareti
İnsanın EsaretiW. Somerset Maugham · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2017769 okunma
·
286 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.