Sabitlenmiş gönderi
Güzellik algısının, beğenilen nesnenin herhangi bir gerçek niteliğine bağlı olmaksızın, zihin durumuyla ilgili olduğunu vurgulamak istiyorum.
Dünyanın bize yaşatılandan, öğretilenden daha başka olduğunu seziyorum.
Okur Takip Önerileri
Mutluluğun, insanın kendi kendisiyle hoşnut olmasıyla başlayacağını da bilmiyordum.
Erkeği öğrenmem için, çok erkek tanımak gerektiğini de bilmiyordum.
Goethe
Tüm zirvelerde sessizlik,
Tek bir ağaç bile solumuyor,
Kuşlar ormanda susuyor,
Biraz daha bekle,
Yakında sen de gömüleceksin sessizliğe..
Bir kitap okudu
67 syf.
·
Puan vermedi
Birtakım yetkili yetişkinlerin genç ruhları hadım etmek için var güçleriyle çalıştıkları yerlerdi okullar.
Herkes ne çok yalan söylüyordu. Sürekli yalan söylüyorlardı. Karılarına, kocalarına, çocuklarına, akrabalarına, komşularına, patronlarına, çalışanlarına.
Burası hırsızların ülkesiydi demek ki. Hırsızlık için bu kadar çok kelime varsa konuştukları dil de hırsızların diliydi.
Dönmek için dönüşünü bekleyecek biri gerekliydi insana, bir canlı, bir kedi bile olabilirdi, bir kanarya ya da hoş geldin diyecek bir muhabbet kuşu…
Hayat böyle bir şeydi, başına gelen, kuramadığın, yapamadığın.
Kimseye nasıl bir hayat istersin diye sorulmuyordu..
İçine doğru ağlamayı çabuk öğrendi.
iyilikle kötülüğün nerede başlayıp bittiği konusunda kafası hep karışıktı.
Hayatı çok yavaştı ve çok yavaş geçmesi yaşayacağı yılların azaldığı gerçeğini değiştirmiyordu.
Yaşanan her şey zamanla soluyordu. Öyle bir soluyordu ki belli belirsiz bir iz bırakıyordu arkasında.