Sevginin, saygının, anlayışın, iş bölümünün, sorumluluğun olduğu; sorunların konuşularak çözüldüğü, başarının sadece derste aranmadığı bir ailede büyüyen Işıl..
Hayatta tek önemli şeyin “başarı” olduğunu düşünen, o başarının da sadece derslerden ve testlerden ibaret olduğunu zanneden, aksi durumda ceza uygulayan bir evde büyüyen Aliciğim…
Çoğu çocuğun sahip olduklarından mahrum, ailesinin geçimi için çabalayan, her şeye rağmen gülen ve oynayan Gelincik…
Bu üç çocuk bir yaz tatilinde bir araya gelirse neler olur? Önyargısız, ötekileştirmeden, dışlamadan, göbecik atarak, macera ve kahkaha dolu sımsıcak bir dostluk kurulur. Yetişkinlere rağmen…
”Düdüklü Tencere Orkestrası” bu sene unutamayacağım kitaplar arasındaki yerini aldı.
Mizahla kaleme alınan eserin düşündürdüğü birçok konu var.
Öncelikle çocukların hakları olduğunu, aynı evde yaşarken her düşüncenin önemsendiğini, onlarla bir birey gibi iletişime geçmemizi, sevgimizi derslerdeki başarılarına göre göstermememizi, sevgiyi ve güveni hissettirmemizi, birlikte gülüp eğlenmemizi, küçük yaşlarda sorumluluk aşılamamızı, önyargılı olmamamızı, evdeki işleri cinsiyet ayrımı yapmadan bölüşmemizi…
Kapağı da içeriği kadar başarılı olan “Düdüklü Tencere Orkestrası” Dilge Güney’e 2021 Muzaffer İzgü Çocuk Romanı Yarışması’nda birincilik ödülü kazandırdı. Yazarımızın sonuna kadar hak ettiği bir ödül
Son olarak eseri 10 yaşından itibaren herkese ve tabii ki özellikle ailelere öneriyorum.