Gerçekte büyük İmamımız, ülkemizde ve İslâm dünyasında oluşturduğu bu yüce kıyamıyla, iki bayrağı yüceltip dalgalandırmıştır:
Birinci bayrak, bu azametli ve sonsuz gücü uyandırmakla Islam'ın ihyasının bayrağıdır.
... İlk önce Islam bayrağını dalgalandırılmasından sonra, bütün dünyadaki Müslümanlar aidiyet hissetmeye, şahsiyetlerini hisset meye başladılar. İslam kimliğinin yok edilip, ezilmesi için uzun yıl lar boyunca yapılan çalışmalar bu inkilabın meydana gelmesiyle, bu yuk Imamımızın dalgalandırdığı sancağının Müslüman âlemindeki halklar tarafından fark edilmesiyle, bütün Müslümanlar bir kimlik bir şahsiyet bir asalet buldukları duygusuna kapıldılar. Bu da do gudan banya tüm İslam dünyasında Müslümanların uyamış belirti lerinin çıkması neticesini doğurdu. Filistin halkı onlarca yıl sonra tekrardan canlandı, ülkelerinin Siyonistlerle yaptığı üç savaşta da yenilgi almış olması neticesinde, ruhları ölen, ümitlerini kaybetmiş olan Arap ülkelerinin gençleri-bunlar artık İslam dünyasıyla alakalı şeylerdir, ülkemizle bir alakası kalmamıştır, tekrardan canlandılar İslam dünyasının kalbinde bir kanser tümörü olan Siyonist rejimin o güne kadar oluşmuş olan yenilmesi imkânsız algısı vardı ve Islam dünyasından bir çoklan Siyonist rejimin yenilmezliğine inanmışlardı Bu algı Müslüman gençler tarafından darbe yedi. Filistin intifadalan başladı, gasıp rejime yavaş yaş darbeler indirilmeye başlandı. Birinc Intifada'da, Aksa Intifadası'nda, dokuz yıl önce Lübnan'da yenilmesinde ve geri çekilmesinde, Omuz üç Gün Savaşı'nda, geçtiğimiz yıl mazlum Gazze halkıyla yapılan yirmi iki gün savaşlarında bu açıkça görülmektedir. Bütün bunlar Siyonist rejime vurulan darbelerdi. Oysa Islam Inkilabı'nın zafere ulaştığı gün, Siyonist rejim Müslüman dev letler ve milletler nazarında özellikle de Arap halkları arasında ye nilmesi imkânsız bir rejim olarak görülüyordu. Bu, Siyonist rejimin Nil'den Fırat'a kadar sloganını alelacele terk etmesi ve unutmasına sebep oldu. Müslüman milletler -Afrika'dan Doğu Asya'ya kadar- İslam nizamı ve İslami hükümet oluşturma fikrine kapıldılar. Çe şitli formülerler, bizim Islam Cumhuriyeti'ni kurarken kullanmak zorunda kaldığımız askeri yöntemle değil, ama ülkelerinde Islamin hakimiyeti düşüncesini oluşturdular. Bazı ülkeler muvaffak da oldu lar, bazıları da İslami hareketin geleceğinden ümitlidirler.
İslam dünyasındaki aydınlar yeni ümitlerle sahneye çıktılar. Ümitsizlikten bahseden, yenilmişlik duygusuna kapılmış olan şairlerin, sanatçıların ve yazarların Islâm Inkılâbının zaferinden, Imam'ın büyük hareketlerinden ve bu milletin direnişinden sonra ruh hâlleri değişti. Sözlerinin, şiirlerinin ve yazılarının dili değişerek, ümit verici bir hâl aldı. Bu, üzerinde çok konuşulacak bir konudur.
Sayfa 67 - Feta YayıncılıkKitabı okudu
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.