Yazarın okuduğum ilk kitabı ve çok beğendim. Kuru tarih bilgisine boğmadan o dönemi son derece akıcı bir şekilde anlatmış. Kitabın son kısımlarında Abdülhamid Han'ın eşinin ve kızının, 1924 yılında Fransa' ya sürgün edilip, 1952 yılına kadar geçimlerini sağlamak için bulaşıkçılık yaptıklarını öğrenmek yüreğimi kanattı. Adnan Menderes NATO toplantısı için Fransa'ya gidip duruma el koymasaydı ve onları ülkemize geri getirmeseydi onları da hazin bir son bekleyecekti büyük ihtimal.
Kitabın resimlerle de zenginleştirilmesi de ayrı bir güzellik katmış. Herkese tavsiyemdir.