İncelememe direkt kendimden örnek vermek istiyorum. İlk namaz kılmaya başladığımda (9-10) büyük bir hevesle, okulda aldığım din dersi ile başlamıştım. Çok inatçıydım, söylenenler değil kendi öğrendiklerim beni tatmin eder, bir insan bana şunu yap diye emir verse yapacağım varsa da yapmam ve hâlâ öyleyim. Zamanla kıldığım her namaza bir yorum yapıldı, vakti geldiği an annem sanki onun zoru ile ondan korktuğum için kıldığımı ima ederek, kendine pay çıkartarak uyarırdı. Oysa ben ondan değil kitaplardan öğrenmiştim.
Ya ben ne yapıyordum? Her hatırladığımda anlamsızca kendime kızarım, çünkü ne zaman beni uyarsa ben abdest alır, hazırlanır yalnız bir odada kılmama rağmen seccadede sadece taklit edip asla kılmazdım. Belki çoğu kişi inanmaz ama tam olarak böyle yapıyordum. Babamın daha küçüksün sahura uyanma, oruç tutma deyip tüm çabalarına rağmen ise oruç tutardım. Kur'an-ı Kerim kursunda en iyi öğrenci olmama rağmen Arapça hatim sayısını yükseltme yarışına girmeden genel olarak anladığım dilde okudum. Tabii onu hatimden saymadılar ve bunun için de "ya başlamasaydın ya da başladıysan her zaman arapça düzenli okuyup hatim indirmek zorundasın yoksa -lanetlenmiş körlerdensin" denildi. Oysa ben bu şekilde daha çok anlayıp verim alıyordum. Ben mi yanlış yapıyordum yoksa kendini din alimi sanan tüm toplum mu?
Rahat bıraksanız veya bilinçli bir yolla teşvik etseler benim gibi her çocuk inandığı dini her ayrıntısına kadar okuyup araştırmaya meyillidir. Yıllarca bu nedenle namazdan uzak kalmama neden olup hem beni hem de kendilerini cezalandırdılar, dinden soğuttular ve çocuk aklımla tek suçlu kendileridir.
Peki ya ne yapıyorlar? Kendilerinin yaptığı gibi ibadetleri namaz, oruç ve giyimden ibaret görüp anlamsız bir tekrardan ibaret çocuklara da empoze edip zamanla dinini örf ve adet gibi bilen, öğrenme konusunda tembel, bilinçsiz ve hâliyle dinden soğuyan bireyler yetiştirdiler.. Günümüzde dini bilinçsiz yaşayanlar iki ibadete (namaz, oruç) sarılıp vicdanını rahatlatmaya, göz boyamaya çalışırken; okuyup araştıranlar onları örnek gösterip, bahane ederek, onlara isyan niteliğinde, bu farz olan ibadetlerden uzaklaşmakta. Bu böyle devam etmekte ve İslâm dininden tamamen uzak, insanoğlunun ürettiği bir dini yaşamaktalar...
Bu kitabı başta yetişkinler olmak üzere tüm müslümanlar nasıl okuyabilir?
Okutsak yaşayıp inandıkları üzerine az da olsa düşünürler mi? Yoksa her zaman yaptıkları gibi işlerine gelmediği için kulak ardı edip yalanlarlar mı?
O kadar içinde yaşadığım topluma hitap ediyor ki.. Bilinçsiz ve tembelce inandığımız, sadece oruç, namaz ve giyime bağlı kılıp vicdanımızı rahatlatmak için (haşa) Allah'ı aldatacağımızı sanıp kendimizi kandırdığımız din. Allah'ın (cc) insan ve dünyanın ahengi için farz kıldığı tüm ibadetleri kendi nefslerine uygun kılıp O'nu yok sayarak ona taptıklarını sanan insanlar. İnsanlığı en arka plana atan, yatıp kalkıp ahlaktan dem vurup da en ahlaksız topluma dönüştüklerinin farkına vardıklarında ise kendilerine toz kondurmayıp suçu dışarıdakilere atan, çıkmayın, yapmayın.. deyip dört duvar arasında kalıp, her şeyden el ayak çekerek ölümü bekleyip öbür dünyada cennette keyif yapacaklarını sanan aciz insanlar. Günahlardan kaçmak, kendini muhafaza etmek bu mu gerçekten? Tıka basa yiyip, içip, yatarak hiçbir yeniliğe açık olmayıp insanlara fayda sağlamadan, duvarlar ardına saklanıp boş beyinlerle boş oturup, boş konuşarak insanların kuyusunu kazmak mıdır? Yeni bir peygamberin (s.) gelip din ahlakını baştan yaratmasını mı beklemekteler?
Bu sadece birkaç örneği ve bunun gibi bir çok konuyu ele alan tüm eleştiri ve isteklerime cevap niteliği taşıyan mükemmel bir kitap ve evet Anne, Baba, Biz suçluyuz!
