Mehmet'i Sakatlayan Serçe Parmağı. / Güray Süngü.
Bu kitabın yorumuna nereden başlasam, ne desem bilemiyorum. Hem farklı hem garip bir kitaptı. Alışık olmadığım bir kalemi vardı yazarın ve kitabı bana öneren arkadaşa neler oluyor diye mesaj attırdı. Bu karışık yazım tarzı başta hoşuma gitmese de zamanla yazarın kalemine de Mehmet'e de alıştım. Sonrası su gibi geçti zaten. Sayfalar ilerledikçe açıklanan şeylerden sonra ilk sayfalara geri döndüm ve o zaman bir şeyleri kavramak çok keyifli, aynı zamanda üzücüydü.
SPOİ UYARISI
Kitapta beni en çok üzen şey şüphesiz Çiğdem oldu. İkna odalarında geçen kısımlar, saçlarını kazıması ve son olarak verdiği karar beni derinden etkiledi. Ah be.
Mehmet depresyonu kendisinin bir parçası gibi olan garipçe bir çocuktu, kafası dağınık, zihni bulanıktı. Mehmet'in kafasının içinde olmak ilginç bir deneyimdi. "Bir gün yüzün gülsün be Mehmet. "diye umarak okudum kitabı.
Kitabı yorumlayan arkadaşlardan biri kitapta Çiğdem isminin puntosunun küçük yazılmasını Mehmet'in onun ismini hep fısıldayarak söylemesine bağlamıştı. Mehmet. Ah Mehmet.