Her Kalbe Bahar Gelir kitabınıda beğeni ile okumuştum. Kitabın her satırında kendi gönül dünyamdan çok şeyler buldum.
Her cümle sanki benim yaşadığım gönül fırtınasını dile getiriyordu adeta...
Bugün bitirdiğim bu ikinci kitap oldu.
Başıbozuk Sevdalar'dan sonra bu duygu yoğunluğu zirveye çıkan kitabı da okuyup bitirdim.
Duygusal bir yapım var, yazdığım bir şiirde de ifade etmiştim Polat Çamlıbel'im nedendir bilmem/Gönül defterine yazdığım silmem diye gönül defterimize yazdığımız ancak; hayatımızdan çıkip gidenlerin yüreğimizde bıraktığı derin izler ya da
Başka bir ifade biçimiyle açtığı yaralar kolay kolay kapanmıyor. Yıllar geçsede bazen içimizde bir burukluk, bazen de kızgınlık olarak yansıyor belleğimize...
Kitabın yüz otuzuncu sayfasında yazanlarla bitirelim incelemeyi.
Hem çok sevmek marifet değil zaten. Asıl marifet hak eden insanı hakkınca sevebilmek. Yanlış kişiye sonsuz sevgi beslersen sonrasında çektiğin acının da bir sonu olmaz.
Çünkü hak etmeyen insanlar senin acını asla umursamaz. Bu yüzden her geçen gün biraz daha sevdiğin insana dikkat et.
Hayalleri yakışsın sana, düşünceleri kişiliği yakışsın...
Çünkü sevgide yakınlık tende değil kalple olur. Iki kalpten biri dokunamazsa diğerine o aşk ayrılık doğurur... ve yalnızca seven üzülür, bunu asla aklından çıkarma...
Altını çizdiğin insanların, üzerini çizmek zor olur.
Bu yüzden hayatına aldığın kişilere dikkat et... Seni anlayan, seni bilen, seni izlerken gözlerinin içi gülen insanları sev.