Ani ölümler insanı daha fazla yaralar her zaman. Asım Gültekin ağabey de bir akşamüstü ansızın aldığımız bir haberle aramızdan ayrılmıştı. Abim vasıtasıyla tanımıştım ben de bu güzel insanı. Dava sahibi, duruşundan asla taviz vermeyen, muzip, oldukça sade biriydi. Kendini de derdini de dinç tuttu, sayısız gencin gönlüne dokundu. Onu tanıyan herkese güzel bir hikâye bıraktı ardından…
Rasim Özdenören ile ayrı bir muhabbetleri vardı. Kitabın ‘Şahitlikler’ kısmında ölüm haberini aldığı zamanki şaşkınlığını şöyle ifade ediyor üstad: “Sağ kolum koptu sandım.”
Asım Gültekin’in vefatından sonra, onun aziz hâtırasına çıkarılan ve derlenen bu kitabın ilk bölümünde dergide yazdığı yazılar yer alıyor, ikinci bölümünde ise kendisi hakkındaki şahitliklere, hatıralara yer verilmiş. Başta Rasim Özdenören’in yazısı ve diğer yazılar beni oldukça duygulandırdı. Kitabı bitirdiğinizde ister istemez ‘biz de böyle güzel bir sadâ bırakıp gidebilecek miyiz ardımızdan’ diye düşünüyorsunuz.
Ne mutlu ardında hoş bir sadâ bırakıp yüz akı ile göçebilene…