Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

288 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Nike ödüllü Wieslaw Mysliwski'nin 2018 yılında yazdığı kitap, bir tarih profesörünün anılarına götürüyor bizleri. Tabi doğrusal bir zamanda ilerlemiyor olaylar. Bazen şimdiki zaman bazen geçmişte geçiyor. Kendi gençliği ya da yaşlılığında, kendi, aile bireyleri veya diğer tanıdıkları ile olan yaşanmışlıkları sıklıkla monolog olarak okuyorsunuz. Kitapta yaşlılık ve yalnızlık duygusu bir miktar daha fazla hissettiriyor kendini. Yazarın yaşı itibarı ile 2. Dünya Savaşı dönemini de yaşadığını kitapta geçen dönemlerin tanığı olduğunu görüyorsunuz. Yakın Polonya tarihine de bakılırsa önce Prusya, Avusturya, Rusya tarafından paylaşıldığı, 1. Dünya Savaşından sonra bağımsızlığını kazandığı sonra tekrar önce Almanya'nın sonra Sovyetlerin işgalini yaşadığını görüyorsunuz. Kitapta okuyana sireyet eden yer yer kasvetli havanın kaynağı yazarın bireysel tarihi kadar yaşadığı dönemin ruhsal etkileri de olabilir. Benzer ruh durumunu Czeslaw Milosz'un Tutsak Edilmiş Akıl kitabını okurken de hissetmiştim. Bir bölümde şemsiye çokça geçiyor. Her ne kadar şemsiye, Freud'a göre cinsel organı sembolize etse de hüzün ve yalnızlık olarak kullanıldığını düşündüm (Sunay Akın'ın şiiri de beni destekler: Şemsiye yapımcıları ıslanmaktan tek kişiyi koruyacak genişlikte kesince kumaşları yağmur değil yalnızlıktır yağan) Kitabın ilk kısımları çok karışık gidiyor. Eğer kitap hakkında kısa bir bilgi edinmeden başlanırsa kafa karışıklığına yol açabiliyor. Anlatan kim?, gördüğü yaşlı kim?, karakola niçin gidiyor? hangisi gerçek, hangisi metafor anlaşılmıyor. Kitap ilerledikçe savaş, gestapo, yahudiler, gettolar gibi gerçeklerle bağlantılı durumların anlatıldığı sayfalarda daha anlaşılır oluyor. İçerisinde alıntı yapılacak güzel cümleler var. Genel olarak yazarın tarzını ve kitabı beğendim.
İğne Deliği
İğne DeliğiWieslaw Mysliwski · Yapı Kredi Yayınları · 202290 okunma
·
124 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.