Gönderi

568 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Bana şöyle bir bakıp başını çevirdi, sonra dönüp bir daha baktı. "Seni tanıyorum," dedi. "Stephen King'sin. O korku hikâyelerini yazıyorsun. Pekâlâ, bazı insanlar bundan hoşlanıyorlar, ama ben hiç hoşlanmam. Ben moral yükselten hikâyeleri severim. Esaretin Bedeli gibi olanları." "Onu da ben yazdım," dedim. Kadın, "Hayır, sen yazmadın," dedi ve çekip gitti. Diyeceğim şey şu: Birkaç tane korku hikâyesi yazdıktan sonra kentin dışında bir treyler parkında yaşayan bir kıza benziyorsunuz; hemen adınız çıkıyor. Bence sakıncası yok, ne de olsa faturalarım ödeniyor ve eğleniyorum. Yukarıdaki olay bu kitap içerisinde bir hikaye öncesi King'in kendi kelimeleriyle kaleme alınmıştır. King sadece bir korku yazarı değil , çok iyi bir korku yazarı olmaklar beraber , çok iyi bir fantastik/gerilim/aşk.... bir çok konuda iyidir özetle. Kitap 20 hikayeden oluşuyor. Eleştireceğim tek hikaye ''Kemik Kilisesi '' isimli Şiirden çevrilmiş hikayede. Şiir için evrensel olan bir durum var herkesin bildiği üzere farklı dile çevrildiği zaman aynı etkiyi göstermiyor maalesef burada da aynısı olmuş. Kum Tepesi, Kötü Çocuk , Bir Ölüm, Ahlak, Öbür Dünya, Ur ve Ölüm ilanları benim en beğendiğim hikayelerdi. Not :İlk defa Stephen King okuyacak birine gönül rahatlığı ile önerebileceğiniz bir kitap.
Kabuslar Pazarı
Kabuslar PazarıStephen King · Altın Kitaplar · 2016496 okunma
·
485 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.