Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bizim şahsi hikayemizi ise babamızın spermiyle annemizin yumurtasının buluşmasıyla başlatabiliriz. Annemizin karnında şefkatli kısa bir dönemden sonra gözümüzü dünyaya açıyoruz. Bebeklik, çocukluk, gençlik, okul, iş, evlenme, çoluk çocuk, orta yaş, yaşlılık diye hayat hızla ilerliyor. Çocukken “Bir büyüsem” diye arzuluyoruz, yaşımız ilerlediğinde “Keşke çocuk olsam” diye iç geçiriyoruz. Ve sonunda ne olduğunu anlamadan hepimiz arkası olmayan bir güne kavuşuyoruz. Adeta muhteşem dekorlu bir tiyatro gösterisini birkaç saniye seyretmemizden sonra bir anda perde kapanıyor ve “Hepsi bu kadar” deniliyor. İçimizden “Daha yok mu?”desek de perde iniyor; tüm sevdiklerimiz ve güzellikleriyle dünya arkamızda kalıyor. Milyarlarca yıldır genişleyen bu evrene, milyonlarca canlı türünü barındıran bu dünyaya, dostlarımıza ve en içten sevdiklerimize veda bile edemeden gidiyoruz, daha önce giden sevdiklerimiz gibi. Evrenin böylesine muhteşem ve gerçek hikayesinin bir parçasıyız ama milyarlarca yıla yayılan bu hikayede ömrümüz bir yüzyıl bile değil. Üstelik hayatımızın üçte biri kadarı uykuda, önemli bir bölümü tuvalette ve yolda geçiyor.
··
170 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.