Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

David Hume Üzerine Bir İnceleme:
1711 yılında İskoçya’da dünya’ya gelen Hume, Edinburgh Üniversitesi’nde eğitimini tamamladı, nüfus, para ve uluslararası ticaret konularında birçok makale yazmasına rağmen daha çok edebiyat ve hukukla ilgilendi. Yazılarının çoğunluğu felsefe, siyaset ve tarih üzerinedir. Bütün hayatını bilimsel çalışmalarla geçirdi. Henüz yirmi yedi yaşındayken ‘’İnsan Doğası Üzerine Bir İnceleme’’ (a treatise of human natüre) adlı eserini yayınladı. Akabinde; "ahlak ve siyaset üstüne denemeler", "ahlak ilkeleri üstüne araştırma", "siyasî söylevler" adlı eserleri Hume'un bir filozof olarak ün kazanmasına ve büyük bir şöhret elde etmesine yarar sağladı. Ve bu arada kendisi benim meslektaşım olur :) Edinburgh barosu kütüphane müdürlüğüne getirilen Hume, ‘’İngiltere tarihi’’ (history of england-1754-1762) Paris'e elçilik katibi olarak gitti ve orada J.J. Rousseau ile tanıştı. İkili iyi bir dostluk kurdu hatta Hume, bir keresinde Rousseau’ya İngiltere’de sığınacak liman oldu ama çeşitli anlaşmazlıklar yüzünden dostlukları bir daha hiç düzelmemek üzere bozuldu. (Rousseaunun tutarsız ve şüpheci davranışları büyük etkendir derler). Hume; Newton modeline uygun bir insan doğası modeli bilimi kurmak istiyordu. Bu amaçla deneyi ölçüt olarak kabul etti. Neden kavramını ilke kavramı olarak benimsedi ve "niçin?" sorusu yerine "nasıl?" sorusunu koydu. İnanç mekanizması derinden etkilendi. Çünkü inanç mekanizması alışkanlık ve geleneklere bağlı olarak sürekli bir durumun devamlı tekrarı olarak diye yorumladı. Ama bu inanış’ın sezgilerle kanıtlanarak açıklanabileceği için bu durum Hume için akıldışıydı. Hume’un ılımlı kuşkuculuğa dayanan bu anlayışını ahlaka, siyasete, ekonomiye ve özellikle dine uyarladı. Nedensellikle ilgili eleştirisi ‘’Kant’’ üzerinde çok büyük bir etki yaptı, ekonomik yapıtlarda ise Adam Smith'i doğrudan etkiledi. Ahlak ve teoloji alanındaki geleneksel hristiyan argümanları hakkındaki şüpheleri ve ampirik metodu tercih etmesi nedeniyle bütün fikirleri hakkında şüphe oluşturuldu. H-Hume’un felsefesi, Locke ampirizmine ve Berkeley'in idealizmine dayanır. Hume'un özgürlük konusundaki fikirleri de ilginçtir, Hume'a göre, insan doğanIn elverdiği ölçütler arasInda özgürdür, yani bir insan istediği gibi elini kaldırabilir ama yağmur olup yağamaz... Hume'a göre fikirler(idea), izlenimlerin(impression) soluk yansımalarıdır. Aslolan gördüğün ve deney yoluyla öğrendiklerindir. İnsanın iki tür algılayışı olduğunu söyler. Bunlar izlenim , yani dış gerçekliğin anlık algılanması ve fikir yani dış gerçekliğin anlık algılanmasının hatırlanması olarak açıklar. Hume, alışkanlıkların insanın aklını körelltiğini savunur. Onun için akıl sadece istemekte olduğumuz şeylere nasıl ulaşabileceğimizi gösterir. Akıl tutkuların kölesidir. Kant’ta göre kendisini dogmatik uykusundan uyandıran, çağrışım psikolojisinin kurucusu. empirik filozof… Son olarak sözlerimi Hume’un o müthiş sözüyle bitirmek istiyorum. ‘’ Hiçbir şey insanın hayal gücü kadar hür değildir.’’ - David Hume
David Hume
David Hume
·
234 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.