Gönderi

Ruhsal denge sürekli tehlike ile karşılaşır. Tamlık eğiliminde insan ruhsal bir tansiyon içinde bulunur. Ve tamlık amacına ulaşmak için sahip olduğu zayıf imkanlardan haberdardır. Onda huzur, değer, mutluluk duygusunu oluşturan şey, sadece yükselme eğiliminde tatmin edici bir dereceye ulaştığı zamanki duygudur. Amacını izleyen an, onu yeniden daha uzağa sürükler. Burada şu gerçekliği görmekteyiz: İnsan olmak, sürekli olarak ödümlemeyi isteyen aşağılık duygusuna sahip olmaktır. Aranan ödümlemenin yönü, aranan tamlığm amacı kadar değişiktir. Hissedilen aşağılık duygusunun fazlalığı ölçüsünde ödümleme kuvvet kazanır. Heyecan nöbetleri şiddetli olur. Fakat duyguların, heyecanların ve duygusal hallerin saldırıları vücut dengesi üzerinde etkisiz kalmaz. Organizma değişikliklere uğrar. Kan dolaşımında, salgılarda, kan enerj isindeki bu değişiklikler bireyin hayat stiline göre farklı-laşır. Devam ettikleri takdirde organik fonksiyon nevrozu kendini gösterir. Psikonevrozlar gibi, onlar da bir hayat sitilinden meydana gelir. Bu hayat stili, ilerlemiş bir aşağılık duygusu halinde, bireyi karşılaştığı problemden kaçmaya sevkeder ve bu kaçışı, oluşturulan organik veya ruhsal araz şoklarıyla sağlama eğilimini göstermektedir. Ruh süreci böylece organizmada dışarı vurur. Yine her türlü ruhsal başarısızlıklara, aksiyonlara ve topluluğun isteklerine karşı koyan vazgeçmelere yol açarak tamamıyla ruhsal alanda da ortaya çıkar.
·
3 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.