Gönderi

Görülüyor ki, düşlerimiz ve özlemlerimiz, aynı anda doyurulmaları neredeyse hiç mümkün olmayan, ne var ki ayrı ayrı peşlerine düşüldüğünde de tatmini güç olan iki ihtiyaç arasında parçalanmıştır. Bunlar aidiyet ve bireysellik ihtiyaçlarıdır. Birinci ihtiyaç bizi ötekilerle güçlü ve güvenli bağlar kurmaya sevk eder. İkinci ihtiyaç bizi, yapmaya değer gördüğümüz şeyi yaptığımız, 'kendimiz olduğumuz' bir duruma, özel hayata yöneltir. İki ihtiyaç da dayatıcı ve güçlüdür. Öte yandan, biri tatmine ne kadar yaklaşırsa, aynı oranda ötekinin ihmal edilmesinin acısını duyarız. Özel hayat olmaksızın cemaatin aidiyetten çok baskıya benzediğini, cemaat olmaksızın da özel hayatın yalnızlığa benzediğini fark ederiz.
Sayfa 132Kitabı okudu
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.