Gönderi

Bölünebilecek gibi değildi..
.. birinin ölümü öylesine beklenmedik, acı dolu, çarpıcı, zamansız ve trajik biçimde -kimi durumlarda son derece pikaresk ya da gülünç ya da sinsice-gerçekleşir ki bu son onu yiyip bitirmeden ya da lekelemeden, daha önceki hayatının bütünü o şaşaalı ölüm tarzı tarafından lekelenmeden ve belli oranda kişi o hayattan mahrum edilmeden -ki bu en büyük adaletsizliktir- o kişiye bir atıfta bulunmak imkânsız gibidir. Delip geçen ölüm, buna maruz kalan şahsın bütünselliğinde öylesine baskın durumdadır ki, bu son imha edici veri üzerimize derhal cullanmadan o insanı yad etmek ya da perdenin böylesine ağır ve ani biçimde kapanacağından kimselerin şüphe beslemediği o uzun zaman dilimini yeniden düşünebilmek bayağı zahmet ister. Her şey bu son anın işığında görülür, ya da daha doğrusu, bu son, eskilerden öyle kuvvetli ve kor eden bir nitelik arz eder ki ondan önce olanların gözümüzde canlanmasına, hülyalara, hatıralara dalıp gülümsememize engel olur, ayrıca denebilir ki böyle ölenler daha derin ve daha katıksız bir ölüme maruz kalırlar, veya diğerlerinin belleklerinde olsun gerçeklikte olsun çifte ölüme, zira saçma sapan kapanış olayının sonsuza dek gözleri perdelediği, çarpılmış, acılaşmış, ayrıca kim bilir belki de zehirlenmiş bir bellektir bu. .
Sayfa 65 - Türkiye · Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
·
146 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.