Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

352 syf.
·
Puan vermedi
Türk Milleti olarak onu tam manasıyla anlasaydık, onun yolundan ilerleseydik bugün bu acıları çekmezdik... Kitabı okuyalı bir süre oldu. Bu yazıyı o zaman yazmıştım. Sonra görev yaptığım ile gelip okula başlayacağım derken bir anda güne deprem haberi ile uyandım. Sonra aklımdan çıkıp gitti. Şuan bile hâla haberlerin başından ayrılamıyorum. Halk olarak psikolojimiz çöktü. Ben burada sıcak evimde, bilgisayar başında böyle şiddetli hissediyorsam böyle gözyaşı döküyorsam orada yaşayanları, enkazdan çıkanları, ailesini kaybedenleri tahmin bile edemiyorum. Çok büyük bir acı. Çoğu acısını bile yaşayamadı daha. Yaraların sarılması çok uzun zaman alacak. Bir çoğumuz şimdiden normale dönmeye başladık. Ama bu yarayı insanlar hep taşıyacak. Kitapta "Bize asıl gereken, Mustafa Kemal’i tanımak ve anlamaktır. " diyor. Deprem sonrası, o enkazları, kaybedilen binlerce canı, kum gibi dağılan binaları gördükçe bu cümlenin de kitabında temasıda daha çok anlamlı geldi. Evet, bizler Atatürk'ün bize armağan ettiği bu ülkede onu tanıyamadık ve ideallerini anlayamadık. Allah, Kuran diyip din istismarı yapanları, bunun arkasına sığınanları başımıza getirdik ve yanlışlarına rağmen indirmedik. Elbet iyi şeylerde yapılmıştır. Ama çok zararını da gördük. Bu konu üzerinden gidersek uygun olmayan o yapılara izin verildi. Bilim adamları dinlenilmedi. Acil durum için sağlam bir organizasyonumuz yoktu. Bazı kararlar geç alındı. İmar barışı denildi. Bu halkında isteğiydi aslında. Zaten yanlış bilmiyorsam İslam Peygamberi "Siz nasıl olursanız sizin idarecileriniz de öyle olur. (Siz) nasılsanız öyle idare edilirsiniz" diye bir hadisi vardı. Ben çok katılıyorum bu söze. Bizim halkımızda öyle değil mi? Zama doymayan esnafı, Kiraları katlayan ev sahipleri. İşçisini sömüren emeğinin hakkını vermeyen fabrikatörler... Örnekler çoğalır gider. Halkımızın bir kısmı düşünme konusunda çok eksik. Bu da eğitim sisteminden kaynaklı. Bu baştakiler onu da bitirdi. Bir yerlerde çabalayan öğretmenler var. Ama koca ülkede milyon öğrencisi olan bir ülkede yeterli değil. Bu gözler liseye gidip okuma yazma bilmeyen öğrenci gördü. İyi insanlarımız da çok ama geç kalıyoruz bu iyiliklere. Şuan dincisi, dinsizi, solcusu, sağcısı hep bira arada. Ama işte bu birliktelik bu iyilikler depremden önce olmalıydı... Bundan sonra umarım bir ders alırız... Doğru yolu buluruz. Mustafa Kemal Atatürk... O kadar saygı duyuyor o kadar seviyorum ki tarif edemem. Öyle kulaktan duyma ya da okuldan gördüğüm şekilde sevmedim ben onu. Okuyarak, araştırarak tanıdım. Sevdim. Hayran oldum. Sevmeden önce Konya gibi her sokak başınca cemaatlerin tarikatların olduğu bir yerde doğup büyüdüğüm için önce nefret ettim. Düşmanımdı diyebilirim. Öyle anlatıyorlardı. Beton Kemal diyeni de Deccal diyeni de duydum. Atatürkü tanımak, sevmek bir süreçti benim için. Kitaba gelirsek Mustafa Kemal'in doğumundan İstanbul'un işgaline kadar olan sürede yaşanan olaylar anlatılıyor. Bilmediğim bir çok detayı da burada öğrendim. Mustafa Kemali anlamak için daha çok okumam gerekiyor. Bilgiselleri ile tanıdığım Con Sinov isimli twitter kullanıcısının kaynakları ile önümüze getirdiği bu kitabı tavsiye ederim. Okullarda görmediğimiz, hızlıca atlanan Mustafa Kemal Atatürk'ü daha iyi tanıyacağız. Kitap gayet akıcı ilerliyor. Hiç sıkılmadan bir çırpıda okunacak ama üzerine bolca düşünmemiz gereken, ders almamız gereken bir kitap.
Yarının Adamı Mustafa Kemal'i Anlamak
Yarının Adamı Mustafa Kemal'i AnlamakCon Sinov · Masa Kitap · 2022928 okunma
·
444 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.