Ülkü Tamer ile tanışma kitabım.
Aslında onun birçok eseriyle:
-Soğuk Otların Altında
-Gök Onları Yanıltmaz
-Ezra ile Gary
-Virgülün Başından Geçenler
-İçime Çektiğim Hava Değil Gökyüzüdür
-Sıragöller
-Antep Neresi
Şairin 1959'dan sonra yayınladığı 7 şiir kitabı.
Ülkü Tamer
Çok yönlü bir isim.
Gazeteci, aktör, çevirmen...
Elini attığı konularda oldukça başarılı.
Gazetecilik Enstitüsünde okumuş, çevirileri ile ödül kazanmış bir karakter...
Şiirler akıp gidiyor okurken, bazıları düzyazıya yaklaşmış olsa da zorlanmıyorsunuz.
İçindeki kimi şiirleri önceden okumuş ya da dinlemiş olabilirsiniz. Ben bir tanesini Haluk Bilginer'in filminde onun sesinden dinlemiş ve oldukça etkilenmiştim:
"Aman, kendini asmış yüz kiloluk bir zenci,
Üstelik gece inmiş, ses gelmiyor kümesten;
Ben olsam utanırım, bu ne biçim öğrenci?
Hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten.
İyi nişan alırdı kendini asan zenci,
Bira içmez ağlardı, babası değirmenci,
Sizden iyi olmasın, boşanmada birinci...
— Çok canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen."
Hatta Haluk Bilginer'den dinlemeniz daha yerinde olacaktır. Zira tüyler ürpertiyor: m.youtube.com/watch?v=eG24N-z...
Üstelik şubat ayı, öyle soğuk ki mevsim. (s. 103)
Bu dize bugünleri nasıl da anlatıyor.
Mevsim soğuk, insanlar kar altında...
Yürekler yanıyor soğuk hava altında.
Hep iyi gelirdi okumak ama bugünlerde zihni odaklamak mümkün değil.
Kim bilir, belki de dağınık kalması daha iyidir.
Ruh sağlığımızı korumak öyle zor ki...
"Ve ölüm gelir, evimin önünü süpürür." (s. 136)
Ansızın geliyor, kim var kim yoksa süpürüp götürüyor.
Şimdi bütün kapılar umutsuzluğa çıkıyor:
"Kelimesini bulmuştum yolculuğumun:
Umutsuzluk." (s. 148)
Tam toparladık derken başka yerden yıkılıyoruz.
Yıllarca gönlümüzce evden çıkamadık: Covid
Bir tarafımız sel,
Bir tarafımız yangın,
Bir tarafımız deprem.
Çeşidi değişse de çektiğimiz acılar değişmiyor.
Umutla çıktığımız yolculuk umutsuzluğa çıkıyor.
Bazı şiirler Yunus'a
Bazıları Karacaoğlan'a
Bazıları Yaşar Kemal'e ithaf edilmiş.
Maniler çıkıyor kimi yerde karşımıza.
Kimi dizede yoksullaşıyor, kimisinde yalnızlaşıyoruz:
"Yoksul çocukların hayal güçleri
daha zengindir zengin çocuklarından,
çünkü daha basittir oyuncakları." (s. 215)
Ne zaman zorda kalsak kitaplara sığınıyoruz.
Öyle bir yolculuk oldu benimkisi de.
Hayatınızın şiir gibi olması temennisiyle...