Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

68 syf.
10/10 puan verdi
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bir arkadaşımın önerisi üzerine okumuş olduğum bir kitap. Konusu ve anlatımı çok güzel ele alınmış, Stefan Zweig'ın abartıldığından fazlasıyla mükemmel bir yazar olduğunu okudukça çok daha iyi anlıyorum. Kitap; bir kadının tüm hücrelerinde tutkuyla bir adama karşı hissettiği aşkın karşılıksız kalması üzerine yıllar sonra ele alınan bir tanışma ve bir veda mektubundan oluşuyor. Kitabın konusunu gene çok sevdiğim bir yazar olan Sabahattin Ali'nin "Kürk Mantolu Madonna" eserine benzettim. Tam olarak hissedilen duygular aynı olmasa bile yaşanan olaylar benzerlik kazanıyor. Gene bu kitapta da aşkın insanı derin bir uçurumun kenarına sürüklediğini, düpedüz intihar olduğunu daha iyi bir şekilde anladım. Çünkü bana göre aşk; insanın bile bile kendini öldürmesidir. İnsanlar bedenen hayatta olsalar bile ruhen ölü olabiliyorlar ve bunun sebepleri değişkenlik gösterse de, öldürülen ruhun katilinin aşk olduğunu çoğu kez görebiliyoruz. Kitapta beni etkileyen şey aşkın yoğunluğundan çok beklentisizliğiydi. Bir aşk ancak beklenti duyulmadığı müddetçe güçlü kalır ve varlığını koruyabilir. Aksi takdirde o aşk değil, menfaat ilişkisidir. Bunun için her insanın hissettiği şeyleri aşka yorması, aşkın saflığını da kirletir. Kitapta bu duyguları çok derin bir şekilde hissedebileceğinizi düşünüyorum. Açıkçası her şey gibi aşkı da yaşamak isterim hem de tutkuyla yaşayabileceğime inandığım duygulardan birisidir aşk. Ancak aşka yön vermek ve insanın mantığı koruyabilmesi çok önemli bir unsurken, bunu belli bir olgunluğa erişmiş insanlar bile tam anlamıyla yapamıyorlarken her insana düşündüğü gibi iyileştirici gelmeyebilir. Aksine tahmin ettiğinden daha çok yaralar alır. Beni gene erkeklerin duygulara yaklaşımı bu kitapta da gerçek hayatta olduğu gibi şaşırtmadı. Çünkü onlar ya kör taklidi yaparlar ya da gerçekten kördürler. Bazı hissiyatların hakkını veremediklerini düşünüyorum. Cinsiyetçilikten çok uzak bir tutum bu bence. Duyguları yoğun bir şekilde yaşamış olsalar bile yalnızca o ana dayalı kalıyor. Bu da farkında bile olmadıkları hayatları çok derinden sarsıyor. Hissedemeyecekleri yoğunluğun altına giriyorlar ve her defasında ardında bir enkaz bırakıyorlar. Bazen de kendi enkazının altında kalıyorlar, bunu bilmiyorlar... Oldukça sürükleyici ve derin anlamlı bir kitap. Normalde abartılan her şey bana ilgi çekici olsa bile abartıldıktan sonra öyle gelmez. Bu sanırım kitaplar için çok farklı bir durum. Stefan Zweig'ın diğer eserlerini de daha fazla okumak, anlattıklarını daha iyi hissetmek istiyorum -abartılsa bile- Beğeneceğinizi ve etkileceğinizi düşünüyorum. İyi okumalar...
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,2bin okunma
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.