Uygur masalıyla başlayıp anlatılan her olayın aslında bu masal ile bağlantılı olması ve romanın sonunda bu bağlantının tam anlamıyla ortaya çıkarılması cezbediciydi. Selim Pusat siyasi düşünceleri yüzünden ordudan atıldı fakat Pusat'ı asıl kahreden şey 'vatan haini' olarak anılmasıydı. Pusat'ın gözünde insanlar kumanda edenlerle edilenlerden ibaretti ve hayat denen nesne, süngü takıp avcı hattında yürümekten başka bir şey değildi, nasıl yakışırdı kendi şahsına 'vatan haini' cümlesi? Yine Pusat için askerlik rütbe ve elbise değil ruhtu.Ordudan atılması ve 'vatan haini' ilan edilmesiyle o ruhunu kaybetmişti,artık eskisi gibi değildi,hayattan kopmuştu bir kere.Onu hayata tekrar bağlamaya çalışmayı da Edebiyat öğretmeni Ayşe Pusat üstlenmişti. Ayşe'nin öğrencileri olan Aydolu,Nurkan ve Güntülü nün de Selim Pusat'ın hayatına dahil olması ve Selim Pusat'ın Güntülü'ye aşık olması ardından başına gelenler,çektiği ızdıraplar... aslında hepsi romanın başında yer verilen Uygur masalının devamı şeklindeydi. Olaylar arasında bu kadar güzel ve şaşırtıcı bağlantı kurulan bir romanı okumak insan hayatına elbette bir şeyler katmalı ki ziyadesiyle kattı.

Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 201927bin okunma

·

149 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Duygu