Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

211 syf.
9/10 puan verdi
Mavi Kuş
Mavi Kuş
Hikaye Hakkındaki Değerlendirmem: Günümüzde sadece taşıma için kullanılan, samimiyetsizliğin bini bir para olduğu, gençlerin yaşlılara yer vermemek için uyuyor taklidi yaptığı, yaşlıların da kendilerine yer vermeyen bu gençlere fırça çekmek için fırsat kolladığı metrobüsleri, dolmuşları unutalım biraz. Mavi Kuş’un koltuklarına kurulalım, Anadolu’nun, taşranın samimiliğine kısa bir yolculuğa çıkalım. Şoförümüz Kenan. Yolcularımız ağa, doktor, hasta bir kadın, mühendis, rehber ve turistler, avcı vs. kişiler. Taşra o zamanlar henüz küçük ve sıcak. Herkes birbirini tanır, sever; birbirine küser, barışır. Taşra böyledir işte masumluğundan, kendine has masumluğundan daha bir şey kaybetmemiştir. Eh taşra böyle olunca taşranın otobüsü de aynı. Küçük ve sıcak. Yolcularını meydanda bekler. İlk gelen yolcu muhabbetin başını çeker. Şoföre selamını verir, oturur bir köşeye. Sonra bir başkası, derken başkaları. "Şimdi gülsün mü, ağlasın mı? Hem gülsün hem ağlasın. Hayat budur işte." Kitabın bende uyandırdığı hisleri en iyi anlatan satırlar bunlardı. Mavi Kuş, Şirinyurt adındaki bir kasabadan bir trene yetişmek için yola çıkan insanların yaptığı yolculuğu anlatıyor. Yolculuk sırasında yolcuların hikayelerini dinliyoruz. Bu hikayelerde zaman zaman tebessüm, zaman zaman hüzün var; tıpkı hayat gibi. Mavi Kuş 'un şoförü Deli Kenan çok farklı bir kişiliğe sahip mesela kedisi kucağına oturmadan yola çıkmayan bir adam. Onun muavini Seyfi. Mahkum, jandarmalar, arkeologlar, mühendis, doktor, öğretmen, yarı yolda ölen kadın... Hepsi Şirinyurt ’tan Mavi Kuş otobüsüyle tren garına gidiyorlar tabii aksiyon dolu bir macera gibi kitap bitmeden elinizden bırakmak istemiyorsunuz çok güzel bir hikaye. Kitabın en ilginç tarafı sonu, hiç beklemediğim bir sondu açıkçası... Her şeyin rol olduğunu öğrendim hikayenin sonunda. Yani bütün hikaye bir film senaryosundan ibaret. Âmâ ince bir ayrıntı da şu: Gerçeklik ve kurgu birleşiyor! Otobüs yolculuğu anısı anlatalım desem; çoğumuz uzun bir hikâye anlatamayız sanırım. Biletimizi alır, koltuğumuza oturur, kulaklığımızı takıp filmimizi izler, müziğimizi dinleriz. Modern zaman otobüs yolculuğu hikayesi bundan ibaret kalır oldu. Artık tek porsiyonluk arkadaşlıklara bile fırsat vermez olduk. Yanımızdaki kişiyle bile konuşmaz olduk saatlerce. Aman ben farklıyım demiyorum, ben de dahilim bu gruba. Çoğumuz özledik eski yolculukları, çoğumuz da hiç yaşamadık ve merak ediyoruz. Cana yakın otobüs sohbetlerinin, farklı koltukların farklı hikayelerinin, birbirine kenetlenmiş mahalle sakinlerinin keyif dolu yolculuğunun içinde buluyoruz kendimizi Kutlu'nun usta kalemiyle. Kutlu’nun anlatım tarzı bana sanki yıllar öncesinde dedemden dinlediğim o gençlik hikayelerini anımsattı. Yazar değil de sanki dedem anlatıyordu Mavi Kuş’u bana. Önünde diz çökmüşüm, gözlerim kocaman açıp dinliyorum. O da elinde ağır ağır çevirdiği tespihine inat merak dozunu artırarak devam ediyor anlatmaya. Bir yolculuk hikayesi. Kasaba, köylüler, dil hep tanıdık. Kutlu’nun kalemi kendini yıllardır ispatlamış bir kalemdir biliyorum. Fakat anlatım doyurmuyor beni, hala bekliyorum. Son on sayfaya ulaştım. Nihayet son sayfayı çevirdim. Son cümleyi okudum. Yavaşça kitabı kapattım. Tavana baktım ve tepkim şuydu; ben bugün harika bir kitap okudum!
Mavi Kuş
Mavi KuşMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 201112bin okunma
·
69 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.