Peki nedir bu Oblomovluk? Kimine göre tembellik. Kimine göre tükenmişlik. Kimine göre ise kurulu düzene baş kaldırmak. Hiçbir şey yapmadan, kılını dahi kıpırdatmadan baş kaldırmak. Kahramanımızın kayıtsızlığı öyle doğal bir durumdur ki; ne hastalarda ne de uykusu gelmiş insanlarda olduğu gibi bir zorunluluk, ne de yorgun kimsedeki gibi geçici bir ihtiyaç, ne de uyuşuk bir insandaki gibi bir zevkti. Bu kesinlikle onun karakteriydi. Bu onun en doğal haliydi… Kitap klasik bir rus romanı gibi diyalog ağırlıklı ilerliyor. Öncelikle akıcı bir dille bizleri Oblomov karakteriyle tanıştırıyor. 213.Sf kadar karakterimiz yatağından hiç çıkmıyor. Çünkü; ona göre yaşamak işe gitmek, çalışmak, dedikodu yapmak insan doğasına aykırı şeyler… Bunları yaparsa yaşamaya zaman kalmaz. Yaşamak dediğin plan yapmak ve sıcak yatağında yatmak olmalı… Kitap hakkında eklemek istediğim not ise, Gonçarov’un bu kitabı bir ayda yazmış olması. Gerçekten şaşırılacak bir durum, çünkü tembeliğin felsefesini anlatan bir kitabın bu kadar kısa sürede yazılabileceğine inanmak güç. Gonçarov ise bu konu hakkında şunları söylemektedir: Bu büyük romanın bir ay içerisinde yazılmış olması olanaksız görünebilir. Ama unutmayın ki bu kitabı yıllarca kafamda yaşadım; onu yalnızca kağıda geçirmek kalmıştı. Kitap hakkında daha anlatacak çok şey var ama biz burda bırakalım ve hemen elinize alıp okumaya başlayın;) (İnceleme karışık olabilir kusura bakmayın pek becerikli sayılmam bu konuda)

Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,9bin okunma

·

48 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Emre