Ruh ve beden birlikte uykuya dalarlar. Kan dolaşımının sakinleşmesiyle beraber tüm mekanizmayı (machine) bir huzur ve sükûnet sarar. Göz kapaklarınm düşmesiyle ruh yavaş yavaş ağırlaştığını hisseder ve beyin liflerinin gevşemesiyle, gerginliğini kaybeder. Böylelikle yavaş yavaş bedeni, tüm kaslarıyla birlikte, felce uğrar; kaslar başın ağırlığını, ruh ise düşüncelerin yükünü taşıyamaz olur. Düşünceler, sanki hiç yokmuşçasına, uykuya girerler.