Gönderi

Hatay Meselesi
Bütün orduları bir yumruk gibi sıkıp Yunan ordusunun başına indiren bu komutan, şimdi de : Mütareke(ateşkes) olmadan tek bir Türk jandarmasını Trakya'ya geçirmem, diyordu. Hesapsız ve lüzumsuz, -Bir tek Türk'ün hayatını tehlikeye sokmamak-davasından ömrünün sonuna kadar şaşmayacaktır. Ömrünün sonlarında Hatay meselesinde bir başka sözünü duymuştum. Atatürk bu mesele yüzünden uykusuz, sinirli idi. Rastladığı elçilerle tartışır, söylemediğini bırakmaz, kendi hazır bulunduğu yerlerde ecnebi sefaretlerin kulağına gidecek nümayişler yaptırırdı. Bir akşam sofrada vaktiyle hariciyede de bulunan bir arkadaşı: - Paşam, niçin kendinizi de milletinizi de üzüp duruyorsunuz? Bir tümen yollasanız Hatay'ı alırsınız. Renani'de Alman olup bitenlerini kabul eden Fransızlar, Suriye'nin bir sancağı için sizinle muharebe mi edecekler? dedi. Öfke ve siniri dalga gibi dinerek, sesi yavaşladı: - Evet bunu ben de bilirim. bir tümen yollasam, Hatay'ı alabiliriz. Renani'de Almanlarla muharebe etmiyen Fransızlar da Hatay için bizimle muharebe açamazlar. Fakat ya bu sefer haysiyetlerine dokunup karşı koyacakları tutarsa? Sual sorana dönerek: -Ben bir sancak için altmış şu kadar Türk vilayetini tehlikeye sokamam, dedi.
Sayfa 330Kitabı okudu
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.