Kitapta, bin yıl önce tüm yeryüzü Tek Devlet'in egemenliği altına alınmış ve insanlar numaralarla adlandırılan birer makineye dönüşmüştür. Her gün aynı saatte uyanan, aynı saatte çalışmaya başlayan, aynı saatte paydos eden, aynı dakikada gezmeye çıkan, aynı saatte aynı egzersizleri yapan, aynı saatte uyuyan, herkesin birbirini gördüğü şeffaf duvarlı evlerde yaşayan, cinselliğin devlet iznine bağlı olduğu ve ancak devletten bilet alınarak cinsel ilişki yaşanan bir dünya anlatılmaktadır. Yürüyüş, yemek, iş ve uyku saatleri kesin olarak belirlenmiştir. Kandaki cinsel hormonlar incelenerek seks çizelgeleri düzenlenmekte ve belirli günlerde biletle belirli numaralarla cinsel birlikteliğe izin verilmektedir ve sadece bu günlerde cam duvarlardaki storların indirilmesine izin verilir, bundan başka zamanda storların indirilmesi yasaktır. Saat 22.30'dan sonra dışarıda olmak, hatta gece uyumamak bile suçtur. Kitabın baş kahramanı, D-503 olarak numaralandırılmış bir matematikçidir ve Tek Devlet'e tüm "benliğiyle" bağlıdır. Ki bu devlette ben yoktur, biz vardır. "İntegral" adı verilen makineyle diğer gezegenlere gitme planları yapılmaktadır çünkü "diğer gezegenlerde yaşayan, özgürlük denen ilkel koşullarda yaşayan meçhul varlıkları aklın lütufkar boyunduruğu altına almak, onları mutlu olmak zorunda bırakmak" Tek Devlet'in görevidir. Özgürlüksüzlük mutluluktur. D-503, bir gün Tek Devlet'e karşı yükümlülüklerini yerine getiremeyecek duruma gelir çünkü aşık olmuştur. Ve bir makine, makineliğin doğasına aykırı davrandığında ameliyat edilerek "düzeltilmektedir." Bilim kurgu türündeki bu romanın Cesur Yeni Dünya ve 1984'e ilham olduğunu öğrendiğim için çok merak ederek okudum. Kitabın yazıldığı dönemi düşündüğümüzde oldukça başarılı bir eser olsa da Cesur Yeni Dünya ve 1984 kadar etkilemedi beni. Bunun sebebi üslubu olabilir, eser günlük şeklinde kaleme alınmış. Türünün ilk örneklerinden olması sebebiyle okunabilir ama okunmasa da bir şey kaybedilmez diye düşünüyorum.

BizYevgeni İvanoviç Zamyatin · İthaki Yayınları · 20219,3bin okunma

·

245 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayşe