Âşıklara Yer Yok
Aşıklara mi yer yoktu yoksa sevdiği kişi için onca yapılan fedakarlıklara mi yer yoktu? Biz kimdik ki hangi kimlikler bize aitti! etiketlenmiş mavi ya da pembe...neye goreydi insan kimliği... en çokta onu merak ediyorum ona ait olan biri var mıydı?
Hiç bir kitabı okurken ah geçirip boşluğa baktınız mı ben bu kitabi okurken hep iç geçirerek sonsuza baktım. Benim göğüs boşluğumdan da biseyler koptu. Ah defne.. onca sayfalar arasında bi babanın olduğu yer delice canımı yaktı .Benim acımdı sanki. Belki de.. acımın yansımasıydı bu. Kalbim biraz Orhan biraz Firdevs biraz defne... En çok "o " desem gönlü kalır diğerinin onun acısı hafifmis gibi.
Saklıkuyu benim gibi binlerce insanın mekanı.. Aramanin tukenmediği dunya da saklıkuyu bir merhemdi sanki. Kitaptaki mekanların kokusu var mıydı? Ben aldım. Kitap bitti ama ben yarım kaldım defne yarım kaldı.. Belkide bı yüzden çok seviyorum kalemini her seferinde kizsamda dünyada yarım kalmışlığı kitaplarda aktarıyor kendisi. İki kapak arasıyla hikâye bitirmiyordu aslında.
Kitapta orhan beyimiz çoğu erkek gibi tanınmış güzellikte olan elmacık kemikli, küçük burunlu, kiraz dudaklı, ince vücutlu, herkesi büyüleyen bir kıza tutuldu. İnsan neden yine aynı profil diyemeden geçemiyor. Üstüne üstlük istenmeyen birileri.. yine gurursuzca yapılan davranışlar ve kendisine de yapılan davranışları sineye cekme... Buralarda orhana öfkemi anlatamam. Defne kadınların arasında favori dediğimiz kişi. Güzelliğin yanında kisilikteki merhamet iyi niyetle kendini gösteriyor. Firdevs ise güzelliğinin yanında sevdiği adam için insanları yakan kişi... Kısacası kitap bir anda normal giden hayatınızı en ufağından tut büyüğüne kadar farketmeksizin nasıl etkilediğini gösterip uzun bir yolculuğa çıkarıyor. Bu kitabı başta diğerleri kadar iyi olmayacağını düşünmüştüm fakat yine Tarık Tufanın bir yerlerde beni şaşırtacağını biliyordum kalemine sağlık üstadım.
size de iyi okumalar dilerim.
