Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

272 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Türk Edebiyatı klasiklerinden olan hem de edebiyatımızda ilk psikolojik roman olan Eylül... Çocukken okuduğum o zaman çokta idrak ederek okumadığım, tekrar okumak için elime aldığım ve okuduğum en güzel Türk Edebiyatı klasiklerinden biri olarak buraya düşüncelerimi yazmaya karar verdim. Kitabımızın konusuna gelirsek; Aslında bir aşk üçgeni var. Ama kimsenin kimseye bir nevi ihanet etmediği bir durum. Evli bir kadınla kocasının akrabası arasında geçen yasak aşk ve bu olanlardan haberi olmayan kocanın ruhsal durumu, kadın ve erkeğin toplumdaki rollerinin çok güzel işlendiği edebi eserlerimizdir. Kitabımızın kahramanları Suat, Süreyya ve Neciptir. Suat ile Süreyya 5 senedir evlidir. Süreyya'nın babasının evinde yaşayarak ve babasından destek alarak geçinen bir memurdur. Suat kendi halinde ev işleriyle ilgilenen ve kocasının ilgisizliğinden sadece kendisini düşünmesinden bunalan, eşinin ailesinin yanında kalabalıkların arasında yalnızlığı olan bir kadındır. Necip, Süreyya'nın halasının oğlu Beyoğlu'nda yaşayan, eğlenmeyi sevmeyi seven. Akıllı birazda kafa da bir adamdır. Yazları Süreyya ve ailesinin yaşadığı bağ evine sürekli ziyarette bulunarak o kalabalıkta eğlenen güzel vakit geçiren biridir. Süreyya bu sıkıcı yerde yaşamaktan pek memnun değil hayali hep yalıda yaşamaktır. Bu hayalini gerçekleştirmek ister fakat babası maddi destek sağlamaz. Suat bu durumda kendinden çok kocasının mutluluğunu düşünerek kendi ailesinden destek isteyerek yazı geçirebilecekleri bir yalı için adım atar. Necip ile Süreyya yalıyı tutarlar ve taşınırlar. Süreyya'nın kardeşi Hacer bu durumu kıskanır çünkü hepsinin birlikte vakit geçirip kendisinin bu sıkıcı yerde kalacağını bilir. Bunun sebebi Hacer'in kocası Fatin'i sevmemesi içten içe Necip'e bir şey hissetmesidir. Fatin kayınbabasının peşinde dolaşan yalakalık yaparak geçinen bir karakterdir Yalıya taşınılır ve Süreyya kendi zevkleriyle ilgilenmeye başlar ve Suat'ın ne istediğini hiç önemsemez. Necip hafta sonları fırsat buldukça yanlarına giderek ziyarette bulunur. Bu gelip gitmelerde Suat'ı daha da yakından tanıyan Necip Suat'a karşı bir şey hissetmeye başlar. Ve aşka inanmayan Necip ,en yakın arkadaşının eşine aşık olmuştur. Suat'ı anlar, dinler onun zevk aldığı şeyler hakkında konuşur sevdiği şeyleri yaparlar. Bu ilgi karşısında Suat'ta Necip'e bir şey hissetmeye başlar. Ama kendi içlerinde bunun yanlış olduğunu bilerek büyük bir sınavdan geçerler. Yaz biter tekrar ve tekrar büyük ailenin yanına taşınırlar. İçlerinde hissettikleri bu büyük aşk ile hala savaş vermeye başlarlar. Necip'in artık gelip gitmeleri eksilmiştir Bunun bir sebebi Hacer'in bir şeylerden şüphelenmesidir diğeri de Suat'ın artık kendisine karşı bir şey hissetmediğini düşünür. Necip'te Suat'ın onu istemediğini düşünerek hareket eder. Bir gün konakta yangın çıkar ve herkes can havliyle dışarı çıkar. Süreyya dışarı çıktığında Suat'ın olmadığını fark eder. Bağırır ama ses gelmez Necip yanan konağın içine girer ve Suat'la birlikte çöken tavanın altında can verirler. Sonunda yine bir aşkın kaybolduğu, yürekleri dağlayan bu olay karşısında romanımız sonlanır... İyi okumalar dilerim
Eylül
EylülMehmet Rauf · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,7bin okunma
·
707 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.