Zirde zikr olunacak hikâyenin mealinden anlaşılacağına göre, âfitâb-ı aşk u muhabbetin, henüz sinn-i rüşde varamamış sıbyanın kulübüne dahi tulû edegeldiği, kariînin garâbet ve taaccübünü mucip olmasın. Çünkü aşk bir emr-i tabiidir ki, nev'-i benî ademin her bir kısmında, yani erkeğinde dişisinde, ufağında büyüğünde, sabisinde bâliğinde, geçinde ihtiyarında, fakirinde zengininde, akîlinde gabîsinde, âliminde câhilinde, medenîsinde bedevîsinde zuhur eder. Herkesin gönlü aşk ile yoğrulmuştur.