Dört Ölü Kraliçe; katilin kim olduğunu bulmaya çalıştığımız, kurulan evrenin detaylıca işlendiği distopik bir roman. Aşk, polisiye, cinayet, ihanet,suç ve gerilim bir arada.Ayrıca yazar kurgusunu bolca ters köşelerle süslemiş. Quadara isimli bir ülke,yaşanan bir savaştan sonra dört farklı bölgeye ayrılıyor. Her bölgenin kraliçesi var ve bu kraliçeler ülkenin merkezinde yer alan saraylarından kendi bölgelerini ve ülkeyi yönetiyorlar.Her bölgenin kendine has özellikleri var. ARCHİA; basitliğe, çalışkanlığa, ve doğaya önem veren tarım adası. EONİA; teknolojiye, gelişime ve uyumlu topluma önem veren donmuş bölüm. TORİA; ticarete, meraka, ve keşfe önem veren kıyı bölümü. LUDİA ise rahatlığa, müziğe, sanata ve eğlenceye önem veren keyif bölümü. Keralie, Quadara'nın en yetenekli yankesicilerinden birisi olan Torialı bir genç kızdır. Saraydan çıkan bir ulağın mesaj kutusunu çalarak patronu Mackiel'in verdiği görevi yerine getirir fakat mesaj kutusundaki çipleri yutmak zorunda kaldığında dört kraliçenin ölüm anlarını görür. Daha sonrasında ise mesaj kutusunu çaldığı ulak Varin ile beraber katilin kim olduğunu çözmek için saraya doğru yola çıkarlar. Kraliçeler vahşice öldürülmüştür ve katili bulmak için vakitleri kısıtlıdır. Bölümler genellikle Keralie'ın gözünden yazılmış fakat bazı bölümlerde sarayda yaşanan kaos ortamını, sırları ve kraliçeleri de ilahi bir bakış açısı ile okuyoruz. Böylelikle hem sarayda hakim olan kargaşayı hem de Varin ve Keralie arasındaki ilişkiye dışarıdan bakabilmiş oluyoruz. Kitabın sonlarında bolca ters köşe mevcut ve katil tahmin edilebilmesi zor bir isim. Şahsen benim asla tahmin dahi edemediğim ve hayret ettiğim birisiydi. Yazarın ilmek ilmek işlediği güzel bir kurgu, kesinlikle bayıldım.

Dört Ölü KraliçeAstrid Scholte · Yabancı Yayınevi · 2020437 okunma

·

170 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ceyda13