Gönderi

Zaman zaman, o ana kadar öğrendiği onca şeyin yükü altında bunaltı hissediyor. Bedeni genç, zihni yaşlı. Günlüğüne “her yola gelen fikirlerle, teorilerle tıka basa dolu dolduğunu”, “ilk saflığa dönme” arzusuyla “yeni bir dil arayışında” olduğunu, bilinmeyen bir dilde yazmanın hayalini kurduğunu yazmış. Onun için kelimeler “bir masa örtüsünün kenarındaki küçük nakışlar.” Başka cümleler bu bezginliği yalanlıyor: “Ben bir istek ve bir arzuyum.” Hangi arzu ve istekler olduğunu yazmamış.
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.