Samipaşazade Sezai tarafından 1889 yılında kaleme alınmış, Türk edebiyatında esir ticaretinin sosyal hayattaki yerinin realist bir biçimde anlatıldığı eserler arasında yer almaktadır.
Tanzimat edebiyatının romantizmden realizime geçiş yolundaki ilk edebi örneklerini veren Samipaşazade Sezai Bey, Osmanlı yaşayışındaki kölelik, cariyelik konusunu ele alan Sergüzeşt romanıyla tanındı .
Babası da, Tanzimat devrinde eski edebiyat anlayışını ve fikir hareketini devam ettiren Şair Abdurrahman Sami Paşa'dır. Osmanlı Devleti'nin ilk eğitim bakanı olarak da tanınır.
Samipaşazade Sezai kölelik ve cariyelik kavramına o kadar karşıdır ki, yazdığı eserlerde hep bunu konu edinmiş, ne kadar kötü ve yanlış olduğunu vurgulamıştır. Yazarın kendisine 1927 yılında, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 'vatana yararlı çalışmaları' nedeniyle aylık bağlanmıştır.
"Sergüzeşt" baştan geçen hal, macera ,serüven demektir.Kitabın adı Sergüzeşt olsa da, kadın başkahramanın adı Dilber'dir. Kafkasya'dan dokuz yaşında kaçırılarak İstanbul'a getirilen, İstanbul'dan da Mısır'a kadar uzanan acıklı, dayanılmaz ,halayık Dilber'in öyküsü ...
Kurgu yönünden muhteşem bir kitap lâkin okumaya yeni başlayanlar için uygun olmadığını düşünüyorum, ağır ve akıcı olmayan bir kitap.
Keyifli okumalar.
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Ren Kitap · 202046k okunma
·
349 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.
