Gönderi

Otuz üç yıl saatim işlemiş ben durmuşum, Gökyüzünden habersiz, uçurtma uçurmuşum. Anladım işi, sanat Allah’ı aramakmış, Mârifet bu, gerisi yalnız çelik-çomakmış. Zonklayan başım benim, kan hokkası cerahat, Ona yastıkta değil, secde yerinde rahat. Yandı kitap dağlarım, ne garip bir hâl oldu, Sonunda bana kalan, yalnız ilmihâl oldu. Şu geçeni durdursam, çekip de eteğinden, Soruversem: “Haberin var mı öleceğinden?” Necip Fazıl Kısakürek
·
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.