Ya Adalet Ya Sefalet kitabında Maslow'un ihtiyaç piramidine göre sıraladığı istihdam, barınma, sağlık, eğitim, çevre, toplumsal güven ve yaşam kalitesi olmak üzere 7 ana başlık altında Türkiye'nin yaşamakta olduğu problemleri irdelemiş. Kitapta sorunlardan bahsederken ülkenin ne durumda olduğunu objektif bir şekilde ortaya koymak için başta OECD olmak üzere pek çok ulusal ve uluslararası araştırmalara yer vermiş. Ayrıca kitapta da belirttiği gibi bu nicel verilerin havada kalmaması, problemlerin biraz daha iyi aktarılmasını sağlamak için "Yaşayan Anlatsın" bölümünde gerçekten bu problemlerden dolayı mağdur olan kişilere yer vermiştir, ki bu bölümler gerçekten problemlerin ne kadar büyük sorunlara neden olduğunu kolayca idrak etmenizi sağlıyor.
Kitap sadece problemleri tespit etmekte kalmıyor, aynı zamanda geçmişte bu problemlerin üstesinden gelirken hangi yolların nasıl takip edildiğini , yaşanan bu problemler için neler yapılabileceğini anlatıyor. Yazarın da belirttiği gibi problemleri çözmek için bir diyalog oluşturmaya çalışıyor.
Kitapta günümüzde yaşadığımız pek çok sorunun köyden kente plansız göçün sebep olduğunun ; ülkemizin son 7-8 yaşadığımız olaylar ve seçimlerle ne kadar gerilediğimizin; cumhuriyet döneminde atılan temellerin ülke kalkınması için ne kadar etkili ve önemli olduğunun; yeşil kalkınmada sahip olduğumuz yüksek potansiyelimizin anlatıldığı bölümler en çok faydalandığım, kafamda yeni ufuklar açan bölümlerdi diyebilirim.
Selçuk Şirin, yaşadığımız sorunları tek başına çözerek ülkenin önünün açılmayacağını, ancak ve ancak bütünsel yaklaşarak "Ya adalet ya sefalet" diyerek bunların üstesinden gelebileceğimizi söylüyor. Yaşamakta olduğumuz problemlerin toplum olarak bilerek ve isteyerek seçtiğimizi belirterek bundan sonra sefalette inat mı edeceğimiz yoksa tüm yurttaşlara eşit hak ve fırsatlar vererek yeni bir yola mı gireceğimizin önümüzdeki tercihlere bağlı olduğunu belirtiyor.
~D
