Gönderi

12 Mart öncesi işçi hareketleri için üç önemli zirve noktası
Geriye dönüp baktığımızda 12 Mart öncesi işçi hareketleri için üç önemli zirve noktasını saptayabiliriz. Birinci zirve noktası 13 Şubat 1961'de Türkiye İşçi Partisi'nin (TİP) kurulmasıdır. TİP, Türkiye tarihinde doğrudan doğruya işçiler tarafından kurulan ilk siyasal partidir. TİP'in kuruluşu, sosyolojik olarak Türkiye işçi sınıfının siyasal bir parti kurma bilincine ilk kez 1960'ların başında eriştiğini gösterir. Bu bilinçten doğan siyasal eylem TİP'i kısa sürede dönemin en etkili muhalefet partisi haline getirecektir. İkinci zirve noktası, 13 Şubat 1967'de Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (DİSK) doğuşudur. DİSK'in doğuşu, Türkiye işçi sınıfının bütün güdümleyici yörüngelerinden koparak kendi öz örgütlenmelerini yaratması ve bunları birleştirme kabiliyetini ortaya koyması bakımından çok önemli bir merhaledir. DISK birkaç yıl içinde Türkiye işçi sınıfının asıl mecrası haline gelecektir. Üçüncü zirve noktası ise 12 Mart Darbesi'nden önce gerçekleşen 15-16 Haziran 1970'teki işçi eylemleridir. 15-16 Haziran, Türkiye işçi sınıfının devlet ile doğrudan doğruya karşı karşıya geldiği ve toplumun değişik kesimlerini kendi yörüngesine çekerek önüne kurulan bütün barikatları aşabildiği emsalsiz bir momentumdur. İşçilerin bu tarihi eyleminin en ön saflarında açtıkları bir pankart bu eylemin neden işçi sınıfı tarihinin zirve noktalarından biri olduğu hakkında açık bir fikir verir: Yaşasın İşçi Sınıfı! Zincirlerimizden Başka Kaybedecek Bir Şeyimiz Yok. Yeni bir ülkenin ancak tahakkum altındaki işçi sınıfı tarafından kurulabileceğini Karl Marx'a gönderme yaparak dile getiren bu pankart, Türkiye işçi sınıfı tarihinde anlam gücü çok yüksek bir simgedir.
Sayfa 57 - Gökhan AtılganKitabı okudu
·
68 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.