Merhaba sevgili kitapsever dostlarım. Bİr japon klasiği ile karşınızdayım. Benim sevdiğim klasik türleri asla dram olanlar değilmiş. Hangi milletin klasiği olursa olsun onu anladım. Ben fantastik veya polisiye türünde olan klasikleri okumayı seviyorum. Japon edebiyatında da bu fazlasıyla var çok şükür O yüzden sık sık japon klasiği alıyorum sanırım Tabi bunda kültürlerinin fazlasıyla mit dolu olmasının da payı büyük
Bu kitabın yazarı olan Kyoka izumi japon gotik edebiyatı deyince akla ilk gelenlerden. Japonya da ismi Edgar Allan poe ve Hoffman ile birlikte anılır olmuş. Tabi yine yaşadığı dönemde değil öldükten sonra Genelde böyle olmaz mı zaten Neyse gelelim kitabımıza. Kitap 4 tane korku-gerilim-fantastik türündeki öyküden oluşuyor. Bunlardan ilk öyküyü okuduğumda kitabı bırakmak istedim. O kadar anlamsız geldi ki bi türlü ne anlatmak istemiş anlayamadım. Sonra kitapları yarım bırakamama huyum sağolsun devam etmemi sağladı ve ikinci hikaye de aradığımı buldum. Bu kitapta en en beğendiğim öykü buydu diyebilirim. Diğer ikisi de fena değildi ama ilk hikayeyi gerçekten anlamlandıramadım
Kitaptaki öyküler şöyle:
1-Ameliyathane
2 - Koya dağındaki kutsal adam
3-Büyücü
4- Deniz şeytanları.
Fantastik korku kitapları severseniz bu 135 sayfalık 4 öyküden oluşan kitabı okuyabilirsiniz. Birbirinden bağımsız öyküler olduğundan ve en uzun öykü 65 sayfa olduğundan (2. Öykü) bölük pörçük okuma yapacak zamanınız olsa bile rahatlıkla okursunuz