Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

96 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
Merhabalar Sevgili Okurlar; Bugün karşınıza Stefan Zweig'in "Olağanüstü Bir Gece" adlı eseriyle geldim. Bu sefer ki okuduğum eseri diğerlerine göre daha farklı bir anlatış biçimiyle yazılmıştı. Bu kitap; seçkin bir burjuva olarak rahat ve tasasız varoluşunu sürdürürken giderek duyarsızlaşan bir adamın hayatındaki dönüştürücü deneyimin hikâyesini gözler önüne seriyor. Eserde yazar, zengin ama kalabalıklar içinde yalnız kalmış, yaşadığı topluma, hatta kendine bile yabancı bir bireyi anlatıyor. İşte o "olağanüstü" diye tabir edilen gecede karakterimiz kendinden beklenmeyecek bir şekilde bir suç işliyor. Ve enteresandır bununla beraber "hissetmeye" başladığını anlıyor. Bu andan itibaren karakterin uyanışını, yeniden nefes alışını okuyoruz. Karakterin kendi iç dünyasındaki çatışmaları, birbirini kovalayan düşünceler silsilesini ele alıyor. Yazar, bunu ruhsal betimlemelerle güzel bir şekilde aktarıyor. Kısacası kendini kaybedip, sokaklara düşüp varoluşunu arayan zengin bir adamın hikayesidir bu.. Kitabın içeriğinden size biraz bahsetmek istiyorum; Kitabımızın başkahraman olan "Baron Fredrich Michael von R." son derece seçili ve bir o kadar da zengindir. " 7 Haziran 1913" yılında henüz otuz altı yaşındayken ölen ailesinden ona yüklü bir miras kalır. Bu durumun üzerine subaylıktan ayrılır. Ayrılmasından sonraki, olağan üstü geceye kadar geçen sırada hayatını kitaplarla, kadınlarla ve antikalarla geçirir. Fakat zengin ve dolu yaşam onu giderek bir durgunluğa sürükler. Tüm heveslerinden uzaklaşmaya başlar. Aniden hissizleşir ve hayattan kopmaya başlar. Ne için dışarı çıktığını dahi bilmeden evden çıkar. Bir faytona atlar ve at yarışlarının olduğu yere gider. Yarış başladığı zaman etrafındakiler bambaşka insanlar halini alır ve bir ara sessizlik olur o sırada gözü bir hanıma takılır. Bu kadın gözleriyle ona cilve yapar. Ancak bir süre sonra kadının yanına kel bir adam yaklaşır ve adam elini kadının omzuna atar. Belli ki kadının kocası bu kel adamdır. Yarış tekrar başladığında kadının şişman kocası elindeki kuponları yere düşürür. Kuponlardan bir tanesi de doğrudan onun ayağına gelir. Kupon onun önüne geldiğinde kuponu alır ve üzerindeki atın yarışı kazandığını görür. Adama vermez. Saklar. Belki de ilk kez burjuva ahlakından saparak “suç” işler. Böylece yeniden “hissetmeye” başladığını, kötücül ve ateşli hazları olan gerçek bir insan olduğunu fark eder. İlk kez bir suç işleminin yarattığı duygu ile tekrar bir bilet alır ve ikinci ikramiye de yine bu bilete çıkar. Şimdi çok daha fazla parası vardır ancak hiçbir şekilde memnun olmaz. Neşesinin kaçmasının ana sebebi yaptığı şeyi soylu birine hiçbir şekilde yakıştıramamış olmasıydı. Üzerine anlam veremediği bir durgunluk çöker. Panayır yavaş yavaş dağılırken onun yanına bir hayat kadını gelir ve onun peşinden gider. Ancak o biraz uzaklaşırken kendisini izleyen iki kişinin farkına varır. Hem kadına hem de arkasından gelen adamlara son derece yüklü miktarda paralar verir. Onların yüzünde oluşan mutluluğu görünce büyük bir haz duyar. O akşam panayırda bulunan neredeyse her şeyi almaya karar vermişti. Baloncunun tüm balonlarını, kek satan kadının ise tüm keklerini aldı. Bu böyle bir süre devam etti. O akşam boyunca duyduğu hazlar onun kendisine gelmesini sağlar. Artık yaşadığı yalnızlıktan kurtulmuştur. Sokakta gördüğü hemen her insan ile muhabbet edip şakalaşmaktaydı. Aynı zamanda daha öne hiç yapmadığı gibi herkese yardım eli uzatmaktaydı. Daha önce hiç olmadığı biri olmuştu ve bu durum onun haz almasını yaptıklarına daha fazla bağlanmasını sağlıyordu. Birini mutlu etmenin verdiği o özgürlük ve daha da mutlu olma duygusunu çok güzel anlatmış eser... Bana kalırsa Baron Friderich Michael von R.’nin bu anısı, "olağanüstü gecesi" içimizdeki hislerin ne kadar kıymetli olduğunu, hüzünlensek bile bunun için, bunu hissedebildiğimiz için sevinmemiz gerektiğini gösteriyor. İnsanın kendisini bulması çok önemli yoksa bir boşlukta kalır. Bunu da son sayfada ve son satırda yazar çok güzel ifade etmiş; "Bir adam kendini bulduğunda artık bu dünyada kaybedecek bir şeyi yoktur. Ve bir adam içindeki insanı anladığında bütün insanları da anlar." Keyifli okumalar dilerim:))))
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Ren kitap · 2019143,8bin okunma
·
565 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.