Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

72 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Tersi ve Yüzü
Sabırsızlıkla beklediğim bu eseri nihayet okuyup incelemesini sizlere sunabileceğim . Siz de umarım sabırla incelememin sonunu getirebilirsiniz.. Albert Camus’un 22 yaşında yazmış olduğu ilk eseri olan Tersi Ve Yüzü’nü kendisi 5 ayrı bölümde yazmış .Her bölümünü okuduğumda farklı duygular yarattığı için elimden geldiğince ince eleyip sık dokumaya çalışacağım.Hazırsak başlıyorum , ewet. 1-Alay: Çok tuhaf , ölümün bizlerde uyandırdığı tepkiler ve doğurduğu bu yalnızlık.Yaşamını sadece tanrı inancıyla yetinip duyarsız olan ve aynı zamanda tanrıya ne kadar da çaresiz olduğunu ve ona acımasını isteyen sanki yıllardır ettiği ibadetin mükafatı olarak ölmemeyi isteyen ihtiyarlar, bir şeyi unutuyorlar ;Camus’un dediği gibi “Tanrı insanları elinden alıp kendisini yalnız bırakmaktan başka hiçbir işine yaramıyordu.” Bu Alay adlı denemesini Aldous Huxley ‘in bir sözüyle bitirmek istiyorum :”Amaçsız çocuklar için sinekler neyse , tanrılar için biz de oyuz , eğlenmek için bizi öldürüyorlar” 2- Evetle Hayır Arasında: Bu dölümde Camus, basitliğin derinliğinden bahseder. Bizlerin sadece bakmakla yetinmeyip önemli olanın görmek ve gördüğünde fark etmenin , bunun sonucunda ise ayırt edebilmemizi vurgular. Ayırt etmek derken asıl mesaj burada saklı ,hemen değiniyorum. Camus’un insandaki en temel gereksinimlerden birinin , Açık görüşlülük olduğunu savunur çünkü , bunun sonucunda Ayırt etme gücü doğacak. Son olarak bu bölümü ölümle noktalıyor.Ayırt etme gücünden bahsederken şu sözlerle destekliyor “ ölüm mahkûmu için ‘Topluma borcunu ödeyecek , demesinler’, ‘ kafası kesilecek ‘desinler “ diyor. Bu bölümde Camus, “Ve ben , bu gece, yaşamın belirli bir saydamlığı karşısında hiçbir şeyin öneminin kalmadığı için kişinin ölmek isteyebilmesini anlıyorum demeye getiriyor(çevirmen , Tahsin Yücel’in nokta atışıdır.) 3- Ruhta Ölüm: “Sıkılmadığım bir ülke bana hiçbir şey öğretmeyen bir ülkedir.” Böyle tümcelerle kendimi güçlendirmeye çalışıyordum diyerek onun hakkında bir şeyler öğrenmek bana kendimi şanslı hissettirdi. Yazarın sıklıkla “Öğle Düşüncesi “‘nden vurgu yaptığını anlarız. Bu düşünce , her şeyi ışıklı çıplaklığı içinde gösteren , insanın doğa ile karşıtlığını , kaçınılmaz ölümü kesilmeyen ama gene de ısıtan Akdeniz güneşinin altında doğan düşüncedir. Burada bize basitliğin derinliğinden dem vurur. Çıktığı tatildeki zamanın ona çok şey kattığını öğretti.Kendi iç dünyasına girdiğini ve özellikle nerede zamanını geçirmek istediğini (Otel Odası) bir kez daha iyi anlar . Tabii kendisi için değerli olan ışık ve yaşam aşkını anlatmak istediği umutsuz deneyime olan gizli bağımlılığından pek ayıramadığını da itiraf eder. 4- Yaşama Aşkı: “Yaşama umutsuzluğu yoksa , yaşama aşkı da yoktur.”Sevinçte bir rahatlık vardır, gerçek uygarlığı bu tanımlar.( İspanyol halkı da Avrupa’nın ender uygar halklarından biridir.) Bu denememizin öyküsü, Palma kahvesindeki coşkunluktan , San Francisco manastırının mucizevi bir şekilde yıkılmayan Küçük su kuyusundan bahseder. Camus’un gözlem yeteneğinin iyi olduğunu betimlemeleriyle açık bir şekilde gösteriyor. “Akdeniz ülkesinden başka hiçbir ülke aynı zamanda hem kendi kendinden uzaklara hem de kendini öylesine yakınlara getirmediğini” söyleyerek manevi sıcaklığa değer verdiğini anlarız. “ Ağlamak gelir gibi sevmek gelirdi içimden “ diyerek sevmenin sınırı olmadığını ifade ederek bu denemesini noktalar. 5-Tersi Ve Yüzü: “ İnsanlar açık görüşlü ve alaycı olmamızı istemiyorlar “ Denememizin en çarpıcı ve en kapsayıcı olan sonuncu bölüme geldik. Kız kardeşinden gelen ve azımsanmaması gereken 5000 Franktan oluşan küçük mirasının 4000 Frankını kara mermerden oluşan Lahit Odasını satın alıp adını yaldızlı harflerle kazıttıran her pazar öğle vakti mezarını ziyaret eden ölümün eşiğine gelmiş , emektar kemiklerini barındırmak isteyen tuhaf ve yalnız bir kadından bahseden Camus, “Büyük yüreklilik, ölüme olduğu gibi ışığa da gözlerimizi kırpmadan bakabilmektir” derken açık bir şekilde de biz insanların alaycı olmamızı istemeyenlere ithafen bu denemeyi Lahit satın alıp kazandırmasa da ebediyen unutulmayacak olan 1957 Nobel Edebiyat Ödülü , 21.yy baş yapıtı , bu deneme türünü yaşatacağız. Not:Bu incelemem okurken aldığım karalamalardan oluşuyor. Her noktaya değinmeye çalıştım .Okurken yeri geldi mutlu oldum yeri geldiğinde gözlerim doldu . Hızlıca duygu durumunuz değişebiliyor , Bipolar olmamdan şüphelendim ya en son:)) Neyseki araştırınca bu duyguya kapılan bir tek ben değilmişim ,Yani normalim galiba.. Buraya kadar okuyan herkese teşekkür ederim:)))
Tersi ve Yüzü
Tersi ve YüzüAlbert Camus · Can Yayınları · 20225,4bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
613 görüntüleme
Üveyş okurunun profil resmi
Yine bir Camus harikası ve çok iyi bir inceleme🧐 hakkını vermişsin,kalemine sağlık 👏
Sen De Mi Brütüs okurunun profil resmi
Teşekkürler cancağızım 💐
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.