Atatürk de sesleri duymuslu.
-Derhal beni kaldırın
Sonunda pencerenin yanına bir koltuk yerleştirdik.
Serenciler Atatürk’ü pencerede görünce inanamadılar. … Ardından da bir anda, sanki işaret verilmişçesine hep
birlikte 10. Yil Marşı’nı söylemeye başladılar. … Bizlerse ne yapacağımızı şaşırmış, gözyaşlarımızı tutmaya çalışıyorduk. Tüm saray inliyordu.
Çıktık açık alınla, on yılda her şavaştan
On yılda on beş milyon genç
Yarattık her yaşta
Başta bütün dünyanın saydığı başkumandan...
Atamıza baktım... ağlıyordu.
Bir gün Atatürk'ün doktorlarindan biri bana,
"Arkadaşınızı his kıskanmadınız mı?" diye
sordu. Bir süre samimiyette düşündüm ve
ona şöyle cevap verdim: "Belki ilk zamanlar ben niye onun kadar önemli olamıyorum diye düşünmüşümdür. Ama sonra emin olun böyle bir duyguya kapılmadım. Bu duygu şuna
benziyor: Ağrı Dağını kıskanabilir misiniz?
Ya da gökten geçen bir bulutu? Ya da denizi?
Mustafa Kemal’i kıskanmak, işte o kadar akıldışı bir şey benim için."