Ama 1293/1876 Kanun-i Esasisi yürümüyor. Abdülhamid onu askıya alıyor. Bu madde çok büyük bir sıkıntı doğuruyor Arap aleminde. Düşünün, Yemen Sana'da bir adam vilayette
odacı olacak, evrak memuru olacak, "Arapça bilmen yetmez, senin bir de Osmanlı Türkçesini bilmen lazım" denecek. Bu nasıl bir iş! Sana'da, Basra'da, Necid'te, Beyrut'ta bunu yapamazsın. Yaparsan ayaklanma çıkar.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.