Hakikate yönelik güçlü ve yükselen bir eğilim vardır; güzelliğin kaderiyse parçalara ayrılmış durumdadır ve olasılıkla zaman içinde giderek daha dağınık, kişisel olacak, yeni estetik deneyimlerin ışığında sürekli değişecektir; çeşitli anlamlarıyla iyiliğin durumuysa doğrudan insan türünün ellerindedir. İleri derecede karmaşık ve birbiriyle bağlantılı unsurlardan oluşmuş bir dünyada, iş ve yurttaşlık kavramlarının kıyılarında yol almaya çalışırken sadece komşuluk ahlâkına güvenemeyiz.