Hiç bu kadar anlamamıştım üç adamı. Ankara'nın ayazından Şarkışla'ya ve Gemerek'e uzanan o kısacık yolun upuzun bir hikayesini yazar, alıntı ve yer yer birinci ağızdan anlatımlarla bir serüven haline getirmiş adeta. Dertleri neydi ki bu çocukların? Onlar da sevebilir, aşık olabilir veya kafelerde, kıraathane köşelerinde goygoy yapamazlar mıydı? Gencecik ömürlerini bir heves bir hayal uğruna mı harcadılar? ... Ardlarında Deniz bırakan çocuklar...