Timur sessizce duruyordu. Kafasını kaldırarak gökyüzüne baktı.
- "Siz kendi yıldızınızı mı arıyorsunuz?" diye sordu Uluğ Bey başını gökyüzüne kaldırarak.
- "Hangi yıldızı?" dedi Timur. Uluğ Bey'i anlamamıştı.
- "Size Sahipkıran, şanslı yıldızın sahibi diyorlar ya. Ben çoktan sormak istiyordum. Hangisi sizin yıldızınız?"
- "Benim yıldızım şu, adı da Cadda'dır." diyerek elini tereddütle göğe kaldırdı Timur.
- "Şu mu? O Cadda değil. Biraz ilerideki Cadda, görüyor musun? O, güneş halkasının on ikinci safhasında."
- "Sen nereden biliyorsun?"
- "Bana müneccim Hüsameddin göstermişti."
- "Sen müneccimlere güvenme."
- "Nasıl inanmayım? O her şeyi on iki sene öncesinden biliyor!"
- "Bunu kendisi mi söyledi?" diyerek gülümsedi Timur: "Sen inanma. Bütün yıldızlar bizim."