Kitapta (adından da anlaşılacağı gibi) bir doktorunun başından geçen olaylar kısa hikâyeler şeklinde anlatılıyor. Rusya. Devrim dönemi, yani zor şartlar altında görev yapıyor genç ve yeni mezun doktorumuz. Uzmanlık alanı olmaksızın - psikiyatri hariç - hemen hemen her hastaya bakıyor. Kimi zaman korkusuzca müdahale ederken kimi zaman tereddütlü. Yaşam şartları da çok elverişsiz ama sabırla ihtiyaç duyan her hastayı tedavi etmeye çalışıyor. Yalnız tek sıkıntı bazı hastalar onun söylediklerini yapmıyor, yapmak istemiyor, şiddetle direniyorlar yahut doktorun ufak dozla alınmasını istedigi ilacı tek seferde içip kendi kendilerini komalık ediyorlar tabiri caizse. Batıl inançlar hakim. Görevi bitince kırsaldan merkeze dönüyor doktor ama birgün görevi devrettiği yerdeki doktordan bir not alıyor'hasta olduğunu ve kendisinden ona yardım etmesini istediğine dair'. İzin alıp hemen gidiyor fakat gittiğinde meslektaşının intihar ettiğini öğreniyor. Haliyle üzülüyor. Son bir notla ölen doktorun günlüğünün kendisine verilmesini istediğini öğreniyor ve bir süre sonra onu okuyor. Kitabın son kısmı bu günlüğe ait kısımdan oluşuyor. Günlükte aynı bölgede görev yapan - intihar etmiş olan - doktorun bölge şartlarına pek de alışamamış olduğunu okuyoruz. Tıbbi terimler de olmasına rağmen - abartılı kullanılmamış - gayet sade bir dili var. Çeviriye hayran kaldım. Bir kitabın anlaşılması ve yerini bulması adına gayet önemli çünkü. Öncelikle sağlıkçı arkadaşlar olmak üzere herkesin severek okuyabileceği bir eser diye düşünüyorum.Gerek Ülkemizde gerekse başka bir coğrafyada hak ettikleri değeri görmediklerini düşündüğüm tüm sağlık çalışanlarına (doktorların ve sağlık çalışanların kadrinin bilinmesi için illaki böyle bir salgın durumu olmamalıydı!) bir kez daha hayranlıkla ve minnetle baktım. Hatta malesef Türkiye'de gereken saygıyı geçtim malesef ki şiddet dahi önlenemiyor.(Bunun bir çok sebebi var:Cahillik, Narsistlik ve kişişel bozukluklar, şiddet uygulayanlara caydıcı cezalar olmaması vs...) Gerek bu sektörde gerek eğitim sektöründe, gerekse günlük yaşamda kişisel, toplumsal ve sosyal kişilik bozukluğu olan çok insan var ve buna hiç müdahale edilmiyor. Umarım sadece sağlık çalışanlarımız değil, tüm emektarlar, tüm insanlar toplumda hak ettiği, olması gerektiği değer ve saygıyı görür.

Genç Bir Doktorun AnılarıMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201524,6bin okunma

·

38 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Esra Çakır