Bir Aşkın Tarihi ve Diğer Öyküler
Mehmet Rauf ile ilk tanışmam, belki de pek çoğumuz gibi Eylül eseri ile oldu. 19. yüzyıl Batı edebiyatındaki işlenen kadın temasını Türk motifleri ile o eserde ilk kez görmüştüm. Burada ise daha toplumsal ve kadının konumunu simgeleyen bir bakış açısı yazar tarafından ele alınmış. Eserde pek çok hisler mübalağa ile anlatılmaktadır ve yer yer bu durum, özellikle çağdaş edebiyatı tercih eden okuyucular için sıkıcı olabilmektedir. Ancak, yazar toplumun içindeki kadının durumunu gerek kadının bakışında gerekse erkeğin gözünde oldukça etkili şekilde sunmaktadır. Dili akıcı ama Eylül kadar beni etkiledi diyemem. Hatta o ki, Eylül eserini o kadar çok beğendiğimden, büyük beklentilerle bu esere başlamıştım. Mehmet Rauf eserindeki döneme ait kültürel olguyu, giyim kuşamı ve genel perspektifi oldukça başarılı şekilde okuyucuya aktarmaktadır. Yani, okurken döneme ait her belirtilen öge, okuyucuya işlemekte ve hayal gücüne doğru yol almaktadır. İlk hikaye, oldukça baskın ve diğer hikayelerin kısalığı da bu hikayenin yanında biraz sönük kalmakta. Yine de herkese okumasını tavsiye ederim!