Gönderi

Tolstoy'un ''İnsana Ne Kadar Toprak Lazım'' romanındaki çiftçiyi hatırlattı bana bu adamcağız. Evet, koskoca holding patronuna ''adamcağız'' diyorum çünkü bu adam, hayatını bir illüzyona feda ettiğinin bile farkında değildi. Önüne asılmış daha büyük havucu yakalamak için beyhude koşturan bir merkepten farkı yoktu. Bir fabrika daha, daha büyük bir yat, falanca holdingden daha fazla ciro. Nereye kadar ne için neden? Bu adam 30-35 sene evvel, yanında üç-dört kişi çalıştıran, akşamları evine huzurlu giden, yediği kebaptan, içtiği ayrandan zevk alan, kısacası yaşayan bir insandı; şimdiyse yaşıyor gibi görünen bir ölü. İşin imani boyutuna hiç girmiyorum bile. Dışarıdan görüldüğü kadarıyla dinle ahiretle pek ilgilendiği yoktu. Bu onların seçimi ancak madem dünya hayatınızı seçtiniz, bari dünyanın tadını çıkarın.
Sayfa 110 - Hayy KitapKitabı okudu
14 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.