Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Yonğhe isimli genç bir kadın gördüğü bir rüya sonrasında vejetaryen olmaya karar veriyor. Evdeki tüm etleri çöpe atıyor. Et yememeyle başlayan bu süreç; Yonğhe'nin zamanla hiçbir şey yememesi, uyumaması ve konuşmaması şeklinde ilerliyor. Kitap Vejetaryen, Moğol Lekesi ve Alev Ağacı başlıklı üç bölümden oluşuyor. Bu bölümlerin her birinde olaylar farklı bir karakterin bakış açısıyla anlatılarak ilerliyor: Yonğhe'nin kocası, eniştesi ve ablası. Kitap Yonğhe'nin hikayesini anlatsa da, Yonğhe'nin ne düşündüğünü kitap boyunca okumuyoruz. Yalnızca, Yonğhe'nin gördüğü rüyalar ve kurduğu birkaç cümleyle onun düşüncelerini ifade edişini kısmen görebiliyoruz. Ancak Yonğhe'yi anlamak için tam da bunun olması gerektiğini, yani Yonğhe'nin kendini anlatmadan onu anlamamız gerektiğini, kitabı okuyup bitirdikten sonra kitabın üstüne düşünürken fark ettim. Kitap vejetaryenlikle ilgili bir kitap değil. Vejetaryenlik kitapta odak noktası değil; okuru verilmek istenen mesaja götüren bir araç. Bu araç yerine, vejetaryenlik yerine, toplumda aykırı olarak görülen başka bir durum da kullanılabilinirdi. Kitapta vejetaryenliğin ele alınma sebebinin altındaki anlamı anlamak için aslında biraz da Kore toplumunun bakış açısı hakkında fikir sahibi olmak gerekli. Kore kültüründe et yemekleri büyük bir yere sahip. Böyle bir ortamda ''artık hiçbir zaman et yemeyeceğim'' diyen birini düşünün. Farklılık. Evet, vejetaryenliğin altındaki ileti aslında sadece bu: Diğerlerinden farklı olmak. Vejetaryen, şiddetin her türlüsünü yaşamış bir kadının zamanla kendinden kopuşunun bir anlatısı. Üstelik bu anlatıda sayılı birkaç cümle dışında kadının ağzından tek kelime okumuyoruz. Bu cümlelerde de Yonğhe yok, diğerleri var. Hep diğerleri, hep başkaları... Başkalarından yola çıkarak Yonğhe'ye ulaşıyoruz. Yonğhe hayatı boyunca başka insanların ondan beklediği şekilde yaşamış, akan düzene ayak uydurmuş. Varlığıyla yokluğu bir diyebileceğimiz, düz bir karakter. Hatta kocası bile Yonğhe'yle evlenme sebebinin bu sıradan olma hali olduğunu söylüyor. Ancak kimsenin özel olarak dikkatini çekmeyen bu sıradan kadın aslında tek kelime etmeden, başkalarının hayatına müdahale etmeden; yalnızca kendi hayatını etkileyecek bir karar aldığı halde, başta ailesi olmak üzere insanların tepkisini çekiyor. Vejetaryenlik Yonğhe'nin ''ben buradayım'' deme şekliydi belki de. Ancak susturulmaya çalışıldı. Dahası, herkesin rahatsızlık duyduğu bu kararın nedenini kimse sorgulamadı. Yonğhe vejetaryen olmasının nedeni olarak bir rüya gördüğünü söylüyordu. Oysa diğerleri için nedenler değil, sonuç önemliydi. Basit bir dile sahip olan kitap, kurgu yönünden oldukça güçlüydü. Kitabı okurken öncesinde şaşırmış, sonra fazlasıyla rahatsız olmuş ve en son olarak arka kapağını kapattıktan sonra böyle bir konuyu böyle bir kurgu dahilinde ele aldığı için yazara hayran olmuştum. Kitap bittikten sonra kitaba dair pek çok parça zihnimde yerine yerleşti. Kitap, üstüne düşündükçe daha da anlam bulan bir özelliğe sahip benim için. Ancak kitabın etkileyici olmasının yanı sıra; hatta belki de etkileyici olmasının nedenlerinden biri olarak, fazlasıyla rahatsız edici olduğunu söylemeliyim. Yonğhe'nin çevresindeki herkes gerçekten iğrenç insanlardı. Hepsinden nefret ettim. Ablası hariç. Zaten bana göre Yonğhe'nin ablasının da Yonğhe'den çok da fazla bir farkı yoktu. Kitaptaki pek çok boşluğun dolduğu kısım benim için Yonğhe'nin ablasının ağzından anlatılanlar oldu. Hem bu son bölüme gelene kadar diğer karakterler hakkında bilgi edinmiştik, hem de ablasının anlattığı anılarla Yonğhe'nin küçüklüğüne dair detaylar öğrenmiş olduk. Bu anılar, Yonğhe'nin rüyalarına da anlam vermemi sağladı. Kitabın Teşekkürler başlıklı kısmında yazar, bu kitabın daha evvel yazdığı Kadınımın Meyvesi isimli öykünün farklı bir versiyonu olduğunu ifade etmiş. O hikaye, dairesinin balkonunda bitkiye dönüşen bir kadınının, birlikte yaşadığı adam tarafından saksıya dikilmesini anlatıyormuş. O hikayeyi okumadım ancak hikayenin konusuyla bu kitabı karşılaştırdığımda alt metnin benzer olduğunu görüyorum. Bir de yazar bu kitabı yazarken parmakları ağrıyormuş. Yaşadığı rahatsızlıklar nedeniyle kitabın yazılma süreci uzun ve zorlu olmuş. Verilen bunca emek ve uğraştan sonra kitabını eline almak yazar için gurur verici olmuş olmalı. Özetle, beni ters köşe yapan bir kitap okudum. Kitabı mutlaka okuyun diyememekle birlikte, kitabın beni fazlasıyla etkilediğini söylemeliyim. Kitabı özel olarak önermeme sebebim, kitabın fazlasıyla rahatsız edici bir kitap olmasından dolayı herkese hitap etmeyeceğini düşünmem. Ancak eğer ki kitabı okursanız, kitap bittikten sonra sizin de duygu karmaşası yaşayacak olmanız muhtemel.
Vejetaryen
VejetaryenHan Kang · April Yayıncılık · 20163,103 okunma
··
380 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.