Gönderi

352 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Diaspora ve Aidiyet Üzerine
Öznenin birebir ağzından şahit olduğumuz diasporada var olma deneyimi, yazarla doğduğumuz coğrafyaların yakın olması sebebiyle birçok açıdan kendi hayatımızla bağ kurmamızı sağlıyor. İslam Devrimi olur olmaz çevresinden birçok kişinin Avrupa'ya ya da Amerika'ya göç etmiş Satrapi için diaspora tanıdık bir olgu. Kendisi de genç bir yaşta Avusturya’ya göç ederek bunu deneyimliyor ve bu deneyimde ülkesine olan aidiyetiyle yaşadığı yeni yerde kabul edilme hissi arasında gidip geliyor. Buralar bana Gezi sürecinden beri giderek artan ülkemizden yurt dışına göçü ve gençlerin hayallerinin yurt dışı üzerine kurulu olmasını hatırlattı. Elbette birebir aynı acılardan, yaşanmışlıklardan söz edemeyiz ancak dini motivasyonu olan yönetim, kadın olmanın kendi vatanımızda zorlaşması gibi konular iki deneyimi birbirine yaklaştırıyor. Genel olarak Satrapi'nin diaspora deneyimi kimlik sorunları, politik kökleri olan ailesine ve kendisine verdiği sözleri tutup tutmama ve kadın olma üzerinden aktarılıyor. Çok sevdiği büyükannesine “kim olduğunu unutmama” sözü veren Marjane, Avusturya’da girdiği yeni arkadaş gruplarında zaman zaman bu sözünü tutmakta zorluk çekiyor ve fmedyanın onlara gösterdiği İranlı algısına inanan Batılıların “zorbalığı”ndan korunmak için onlara Fransız olduğunu bile söyleyebiliyor. Buna karşın ülkesi hakkında olumsuz yorumlar duyduğunda kimliğiyle gurur duyduğunu vurguluyor. Göç ederek özgürlüğünü elde eden Satrapi, bunun bedeli olarak belki de hiçbir yere ait olamamayı ödüyor. Kitap basit çizgileri ve saf anlatım tarzıyla bunu çok içten bir şekilde bize göstermiş.
Persepolis
PersepolisMarjane Satrapi · Minima Yayınları · 20071,958 okunma
·
91 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.