Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Gönderi
Okuduğum diğer Dostoyevski kitaplarının çok altında olduğunu söyleyebilirim. İlk hikâye çok iyiydi ama sonu bağlanamadı bence. Diğer hikâyeleri ise hiç sevmedim. Genel olarak sevmedim bu kitabı.
-SPOILER İÇERİR-
Ordınov, okul bittikten sonra bir eve taşınmış ve yıllarca da orada oturmuştur. Bir gün evinin sahibinin başka şehre taşınacağını öğrenir bu nedenle de kendisine yeni bir ev bakması gerekir.
Yıllarca sabit bir hayat süren Ordınov, yeni bir yer konusunda çok zorlanır. Çünkü onun insanlarla iletişimi hiçbir zaman iyi olmamıştır. Bir gün kilisede genç bir kadınla, yaşlı bir adam görür. Onları bir süre izler. Genç kadından çok etkilenir, eve döndüğünde de onu düşünür. Ertesi gün kiliseye onu görme umuduyla tekrar gider ve yine karşılaşırlar. Ordınov, kiliseden çıkınca onları takip eder. Evlerine vardıklarında o da içeri girer. Ne aradığını sorduklarında ise evlerinde boş oda olup olmadığını kiralamak istediğini söyler. Yaşlı adam pek sıcak bakmasa da kadın boş odaları olduğunu söyler ve Ordınov eve yerleşir.
Ordınov sürekli kadını düşünür, bir gün kadının yanındayken fenalaşır. Kadın onu eve götürür. Ordınov gözlerini açtığında kadınla tanışır. Kadının adı Katherina’dır. İkisi o gün biraz yakınlaşırlar ama yaşlı adam onu pek sevmez. Yaşlı adam fabrikası yandığından beri zaten pek iyi değildir.
Ordınov eski arkadaşı Yaroslav İlyiç ile karşılaşır, o da yeni tanıştığı evin yakınında oturmaktadır. Yaroslav İlyiç bu yaşlı adamı tanımaktadır. O fabrikası yandığında bir akrabasını da o yangında kaybetmiştir. Sonra iyice kötüye gitmiştir ve birinin ölümüne de sebep olup ceza almıştır. Ayrıca bir kahindir, insanların yüzlerine baktığında geleceklerini görmektedir. Yanındaki genç kadının ise kızı mı eşi mi olduğu bilinmemektedir.
Ordınov eve gittiğinde Katherina’nın sesi geliyordu, ağlaya ağlaya dua ediyordu. Ne için ağlıyordu? İkisi yüz yüze geldiklerinde Katherina ona ağlayarak sarıldı. Katherina ona her şeyi anlatmaya karar verdi.
Bir gün ev sahibesi adı Murin’di onların evine gelmişti. Niyeti Katherina’yı almaktı, kendine eş yapmak istiyordu. O gece evde yangın çıkmıştı ve Katherina’yı kurtaran da Murin olmuştu. Katherina’nın kendisiyle gelmesini söylemişti, o da onunla gitmişti. Murin, Katherina’ya bir gün isterse gidebileceğini ama giderse sonu olacağını söylemişti. Ve garip hareketleri de vardı. Bir gün kayığa binmişlerdi, üç kişilerdi. Ve hava kötüye gitmişti, kayık üç kişiyi taşıyamıyordu. Murin Katherina’nın bir seçim yapmasını istemişti. Birinin kayıktan aşağı atılması gerekiyordu. Kimi seviyorsan o kalsın demişti. Olayın bu kısmında Murin ikisinin yanına geldi ve Katherina onunla gitti.
Ertesi gün Ordınov’u eve çağırdılar ve Murin yaptıklarından ötürü ondan özür diledi. Üçü sohbete başladılar ama Ordınov, Murin’in kendisinden nefret ettiğini anlamıştı. Katherina, Murin’e kendisi için fal bakmasını söyledi. Murin falına baktığında kimi severse bu sevginin onu esir edeceğini söyledi. Sonra fenalaştı, onun bu hâlini gören Katherina Ordınov’u evden kovdu.
Sonraki günlerde Murin ve Ordınov karşılaştılar. Murin, Ordınov’un evden gitmesini istedi, Katherina’nın hasta olduğunu anlattıklarının kendi hayal alemindeki olaylar olduğunu söyledi. Katherina, Ordınov’a bir de yastık yollamıştı.
Ordınov taşındıktan sonra çok hastalandı, 3 ay sonra kendine gelebildi. Aşk acısı çekiyordu, kendini yaşamdan iyice çekmişti. Dışarı çıktığı bir gün Yaroslav İlyiç ile karşılaştı, biraz sohbet ettikten sonra Yaroslav İlyiç Ordınov’un eskiden oturduğu eve baskın yapıldığını, apartmanın sahibinin hırsız çetesinin başı olduğunu söyledi. Ordınov Murin’in de işle ilgisi olup olmadığını sordu ama Murin ve Katherina olaydan üç hafta önce memleketine gitmişti. Hikâye burada bitti. Bence çok anlamsızdı.
Bay Proharçin:
Ustinya adlı bir kadının dairesinde pek çok kiracısı vardır. O içlerinden en çok Semyon İvanoviç’i sevmektedir. Semyon diğerlerinden biraz daha farklıdır, kendi halindeydi, kendisine öğüt verenleri sevmezdi. En önemli özelliği ise eli sıkı olmasaydı. Parasını çok fazla harcamazdı. Bu nedenle bir gün Zinoviy Prokofyiç ile tartıştılar. Onun ne kadar eli sıkı biri olduğunu yüzüne söylemişti. Semyon ise bir yengesi olduğunu ve ona bakmak zorunda olduğunu söylemişti.
Bu olay üzerine Semyon’dan haber alınamadı. Ustinya onu çok merak ediyordu. Bir süre sonra eve geri getirildi ama durumu çok kötüydü. Sürekli yengesine para gönderdiğini söylüyordu. Ve memuriyette kendisine iftira atıldığını bu nedenle işten çıkarılma tehlikesi yaşadığını anlatıyordu. Bir süre böyle sayıklamalarla geçti, sonra ise öldü.
Yatağının altına baktıklarında ise bir sürü para biriktirdiğini gördüler. Semyon yengesine para gönderiyorsa bu kadar parayı nasıl biriktirebilmişti? Belki de yengesi bir hayal ürünüydü… Bu kanıya vardılar. Burada bitti, beni asla tatmin etmedi…
Dokuz Mektupluk Roman:
İvan Petroviç ve Petro İvanıç adlı iki kişinin mektuplaşmalarını içeriyor. İkisi de birbirlerini suçlayıp duruyor ve bir türlü buluşma konusunda birleşemiyorlar. İkisi de bir şekilde kaçırıyor ve bahane buluyor.
Polzunkov:
Osip Mihaylıç adlı bir soytarınun yaşadıklarını anlatıyor. İnsanları güldürmek için çalışsa da duyguları zedelenmiş gibi gözüküyor. Seyircilerine hikâye anlatmayı seviyor. Bir gün de kendi başına gelenleri anlatıyor. Baba oğul gibi yaşadıkları Fedosey Nikolaiç ile ilgili bir suç vardır. Osip’ten de bunu saklamaları istenir, o da bir süre sonra kabul eder. Ve onlarla tekrar samimiyeti yakaladıktan sonra bir şaka yapmak ister. Bir dilekçe hazırlar, emekliye ayrılmak istediğini yazar ve Fedosey’i de suçundan ötürü şikayet edeceğini söyler.
Dilekçeyi okuduktan sonra Osip şaka yaptığını söyler. Aradan bir süre geçtikten sonra ise emekliye ayrılma isteğinin kabul edildiğine dair haber gelir. Fedosey o dilekçeyi amirlerine vermiştir. Osip de öylece ortada kalır.
·
751 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.