Durup dururken içimde bir şeyler kopup tıkıyor
boğazımı,
durup dururken sıçrayıp kalkıyorum yarıda bırakıp
yazımı,
durup dururken rüya görüyorum bir otelde, holde,
ayakta,
durup dururken çarpıyor alnıma kaldırımdaki
ağaç,
durup dururken bir kurt uluyor aya karşın
bahtsız,
öfkeli, aç
durup dururken yıldızlar inip sallanıyor bir
bahçede, salıncakta,
durup dururken mezardaki halim geçiyor aklımdan,
durup dururken kafamda bir güneşli duman,
durup dururken hiç bitmeyecekmiş gibi bağlanıyorum başladığım güne,
ve her seferinde sen çıkıyorsun suyun yüzüne . . .